Firefox’dan Chrome’a Göç Var!

İnternetle ilk tanıştığımda her yiğit gibi ben de Internet Explorer kullandım. Hem de uzun süre… Blogumu kurduktan sonra Firefox ile tanıştım ve bir daha da bırakmadım. Önceleri bir sorununu görmedim ancak son 6-7 aydır hep sorunlar yaşadım. Ardı arkası kesilmeyen çökme sorunları en başta yer alıyordu. Hiç sebebi yokken kendi kendine çöken bir tarayıcı oldu son zamanlarda. Ancak eklentilerinden dolayı da bir türlü bırakamıyordum kendisini.

Bir taraftan da Google Chrome cephesindeki gelişmeleri izliyordum. Son yapılan Beta güncellemesi ile tarayıcı biraz daha güzelleşmişti. Bunun ötesinde eklenti dizininin duyurulması ve çok çeşitli eklentilerin burada yer alması beni ortadan ikiye böldü. Bir tarafta yıllardır kullandığım ve bir türlü vazgeçemediğim Firefox, diğer tarafta ise yenilikleri takip eden Chrome…

Üç tane kullandığım bilgisayar var ve hepsinde her iki tarayıcı da yüklü. İş yerindeki bilgisayar hantal olmasından dolayı Firefox’u açtığım zaman beni çileden çıkarıyor. Sadece Firefox açıkken bile düzgün video izlenmiyor, yeni web görsellerine sahip teknolojileri barındıran sitelerde kitlenme problemi yaşıyorum. Örneğin Friendfeed ve Facebook açıkken kasayı tekmelemek istiyorum çok derinlerden.

Netbook ise uzun zamandır Firefox’dan memnundu ancak son yaptığım birkaç eklenti güncellemesinden sonra bir türlü rayına oturmadı. Tema kullanıyordum ki onu iptal etmeme rağmen dikiş tutmadı bir türlü.

Evdeki bilgisayarımda ise bir sorun yok. Firefox da aynı seviyede çalışıyor Chrome da. Ancak diğer bilgisayarlarımı göz önüne aldığımda Firefox’un gerek işlemciyi gerekse diğer bileşenleri çok fazla rahatsız ettiği, ikinci bir program açtığım zaman bilgisayar işlemcisi kaç çekirdekli olursa olsun %100 etkilediği aşikar. %100 deme sebebim, Firefox’un açık olduğunu tamamen hissettirmesinden dolayıdır.

İşte tüm bunları göz önüne aldım, aynı makinelerde Chrome ile de denemeler yaptım. Dün akşam saatleri itibariyle tamamen Chrome tarayıcısına geçmiş oldum. Firefox’da kullandığım birçok eklentiyi de buldum tabi ki geçiş esnasında. Bu kullandığım eklentileri kategorilere ayırarak yazacağım zaten.

Şimdi işyerindeki bilgisayarda Chrome açıkken birkaç program daha açabiliyorum. Videoları takılmadan izleyebiliyorum internet üzerinden. Ayrıca FriendFeed, Twitter, Facebook ve yanında birkaç site daha açıkken tüm işlerimi halledebiliyorum. Netbook ise halinden çok memnun. Evde zaten sorun yoktu ama şimdi daha iyi oldu.

Kesin kararımı ise burada tekrar belirteyim; Firefox 4 çıkıncaya kadar Chrome’un son beta sürümünü kullanacağım. Firefox 4 çıktığında elbette deneyeceğim. Aynı sorunlar devam ediyorsa ebediyen Firefox’dan elimi ayağımı çekeceğim. Yok düzelmişse, Chrome gibi hızlı davranabiliyorsa yeniden barışabiliriz.

Chrome Eklentisi: Facebook Photo Zoom

Facebook’da fotoğrafların büyük halini görmek için en az iki sayfa açmak zorunda kalıyoruz. Hem zaman kaybı hem kotalı internette öğelerin tekrar yüklenmesinden dolayı kotanın daralması hem de insan bünyesi için sıkıcı bir işlem oluyor bu durum. Google Chrome için hazırlanmış olan Facebook Photo Zoom isimli eklenti ile bunun önüne geçebiliyoruz.

Eklenti kurulumundan sonra gerek duvarda paylaşılan resimler gerekse fotoğraf albümlerindeki fotoğrafları ileri sayfalara gitmeden, gördüğümüz sayfada fare ile üzerine gelerek resimdeki gibi büyük haliyle görebileceğiz.

URL Void: Web Sitelerine Virüs Taraması

Bilgisayarı yeni yeni öğrenmeye başladığım, not defterinde ismimi yazıp, Paint’de resimler çizdiğimde heyecanlandığım zamanlarda virüs terimi bana çok ilginç gelirdi. Kendi kendime de düşünürdüm “elin çocuğu oturduğu yerden birşeyler yapıyor sonra da para kazanıyor” diye. Ne mutlu ki böyle şeylere merak sarmadım. Ancak her zaman da “acaba şimdi mi tanışacağıım bu virüs dedikleri şeyle” şeklinde korkardım. Ancak korkunun ecele faydası olmadığını fark etmem fazla zamanımı almadı. Virüsile tanıştım, sonrasında mücadelesini öğrendim.

Şimdilerde ise aynı korkularım internet sayfalarında var. Hazırladığım bir projede, kendi bloglarımda acaba virüs var mıdır korkusunu yaşıyorum? Buna benzer bir diğer durumu da adını tehlikeli görüp girmeden geçtiğim sitelerde yaşıyorum. Ne yazık ki kurunun yanında yaş olanı da yakıyorum.

Ancak şimdiye kadar boşuna nefesimi tüketmişim. Dün gördüğüm URL void servisi ayrıntılı bir şekilde bir web sayfasının virüs detaylarını önümüze seriyor.

Servisde bizi üst resimdeki arayüz karşılıyor. Yapmamız gereken, şüphelendiğimiz internet adresini kutucuğa yazıp “scan now” butonuna basmak olacak.

Arama işleminden sonra ilk olarak site ile ilgili IP adresi, domainin tescili, lokasyonu ve bulunan riskli öğe sayısı ve durumu ile ilgili özet bilgiler veriliyor.

Site bilgilerinin hemen altında ise hangi sistem ve programlarla arama yapıldığı, bu arama yapılan programlardan hangilerinin riskli öğe bulduğunu veren uzun bir liste yer alıyor. Servis şu anda 18 tane yazılım üzerinden arama yaptırıyor.

Yukarıdaki adres yeni devraldığım bir proje ve içerisinde riskli bileşenlerin olduğunu öncesinden biliyorum. Bu yüzden de deneme amaçlı olarak bu siteyi seçtim. Sonuç ise doğru. Kendi bloglarım için yaptığım taramalarda herhangi bir kötü durum yok.

Servis sadece alan adı yönünden hizmet vermiyor. Ayrıca IP Void ile IP adreslerini de aynı yukarıdaki mantıkla tarıyor ve sonucu yine aynı detaylarla sunuyor.

Yazı biraz uzun oldu ama bibirinden güzel iki hizmeti anlatmak da zevkli oldu. Link listelerimizde araçlar/gereçler kategorisine kesinlikle kaydetmemiz gereken servisler her ikisi de.

Metinleri Resme Çevirme

İnternette en çok korktuğumuz olaylardan birisi spam dediğimiz işe yaramaz ve rahatsız edici nesnelerdir. Bir zamanlar e-posta adreslerini hemen tarayıp bünyesine alan spam robotlarına karşı alınan tedbirlerden birisi e-posta adreslerini “@” işareti yerine [at] gibi farklı işaretlerle temsil etmek oldu. Sonrasında e-postaları resim formatında yayınlayarak ikinci tedbir yöntemini görmüş olduk.

Hide TXT servisi de herhangi bir metni aynı yukarıdaki mantıkla resim formatına çevirerek bizlere sunuyor. Arkaplan seçeneği, yazı büyüklüğü seçeneği, yazı rengi, yazı karakteri gibi nitelikleri kendimiz belirleyebiliyoruz.

Hide TXT‘i kullanım da oldukça basit. Servise girince metin kutucuğuna istediğimiz yazıyı yazıyoruz. Ardından biçimlendirmeyi yapıp “hide text” butonuna basıyoruz. Bir sonraki ekranda resim önizleme, resim linki ve resim kodunu karşımıza çıkarıyor.

20 Yıl Sonraki Halimiz

Bulunduğumuz yaş içerisinde yüzlerce fotoğrafı paylaşıyoruz. Aradan birkaç yıl geçse bile geriye dönüp “ne günlerdi” diyerek anıları tazeleriz. Peki geri dönmenin yanında bir de ileriye gitmeyi hiç aklımızdan geçirdiğimiz oldu mu? Şimdi tanıtacağım servis yükleyeceğim resme göre 20 yıl içindeki değişimleri işleyerek 20 yıl sonraki halimizi bizlere sunuyor.

In 20 years adındaki servise giriş yaptıktan sonra “upload photo” butonu yardımı ile bir resim seçiyoruz. Resim işlemeden önce cinsiyet, yaş grubu gibi seçenekleri belirledikten sonra işleme devam ediyoruz. İşlem sonucunda bize yeni resmi veriyor.

Servis bu işlemi,  insanlarda genelde 20 yaş sonrasında veya 30 yaş sonrasında oluşacak değişimleri efekt haline getirip bu efektleri resim üzerinde uygulamaya koyuyor. Mesela 20 yaştan sonrasında yanakların küçülmesi gibi değişimleri fark ediyoruz. Servis oldukça kullanışlı ve eğlenceli.

Yeniden Buradayım

Bir müddet aradan sonra tekrar merhaba. Bloga bile uğrayamadığım bu zaman zarfında bir üst sınıfa geçebilmek için finalleri verdim. Tek ders olsa da stresi çok oldu tabi. Onun hazırlığı bir yana iş yerindeki yoğunluktan dolayı da internet ile sosyal ağlar hariç irtibatımı kesmek zorunda kaldım. Sınavın arkasına da yine işlerin yoğunluğu baş gösterdi. Her ne kadar akşamları vaktim olsa da dinlenmeye de ihtiyacım olduğu için interneti maalesef ikinci plana almam gerekti. Bu dönemde hem internette hem de kişisel hayatımda gelişmeler oldu.

Kişisel gelişmelerden ilki geçtiğimiz gün yani 7 Haziran günü  yeni yaşıma girmem oldu. Sevgili Bilal Çınarlı’ nın doğum günü de aynı tarihe denk geldi. Hayatımdaki bir diğer yenilik motorumu satıp yenisini almam oldu. Yeni motorumla ilgili ufak tefek bir şeyler karalayacağım birkaç gün içerisinde.

İnternet hayatındaki gelişmeyse malum son Google servislerine erişim yasağıydı. Yine bir talihsizlikten dolayı birçok Google servisinden faydalanamıyoruz şu anda. Bloglarımın istatisiğini birçok internet insanı gibi ben de Google Analytics üzerinden takip ediyordum. Ancak şu anda takip edemiyorum. Analytics kodlarını ise kaldırmış değilim. Çünkü bu saçmalığın kısa sürede çözüme kavuşacağını hissediyorum. Ayrıca Google’ın verdiği değer de Analytics verileri ile doğru orantılı. Bu yüzden kodları kaldırmadım. Ek bir istatistik servisi de kullanmıyorum. Eğer biraz uzun sürecek olursa elbette değerlendirip farklı yöntemler düşüneceğim.

Hakan Demiray‘ı da geçmeyelim. Kendisi 6 ay önce bizlere vatani görev için veda etmişti ve geçen hafta geri döndü. Yeniden güzel yazılarıyla bizlere yol gösterecek kendisi. Fazla detaya inmeyeyim ama çok güzel projeler peşinde şu sıralar. Ayrıca Erhan da temasını yeniledi. Yeni temasının altında tasarım olarak yatan isim Cenk Akyıldız, kodlamada ise Erhan’ın kendisi oldu.

Beyazblog‘u da çok uzun zamandır rölantiye almış o şekilde devam etmesine neden olmuştum. Şimdi yeni tasarımını çizdim ve kodlamaya da en kısa zamanda alacağım. Ardından biraz daha değişmiş içerik ve tamamen değişmiş yeni yüzü ile size sunacağım.

Dünya Kupası’na iki gün kala TRT’nin maçları HD yayında vereceğini de hatırlatayım. Frekans bilgilerini de aşağıda görebileceğiniz TRT HD’nin görüntü kalitesi diğer HD kanallara göre çok iyi. Eğer Kanal D ve Star TV’nin HD kanalları ile mukayese edecek olursak çok ciddi bir kalite üstünlüğünden bahsedebiliriz.

12.688 MHz
Polarizasyon: Dikey (V) ,
S/R:5000
FEC : 3/4
Sistem:DVB-S2
Modülasyon:8PSK
Pilot:on
Yazımı burada sonlandırarak güzel makaleler ile geri döndüğümü de müjdelemek isterim.

Google Font Dizini

Google sağladığı API desteği ile birçok programcının ve tasarımcının gönlünün sultanı olmayı başarıyor. Gerekli birçok aracı bünyesinde bulundurması, programcılara kolaylık sağlaması bu durumu daha uzun süre düşürmeyecek gibi de duruyor. Webfonts adındaki yeni hizmeti ile sayfalarımızda kullandığımız farklı yazı karakterlerini direkt Google içinden almamız mümkün oluyor.

Anasayfada yer alan yazı karakterlerinden birini seçince yukarıdaki sayfaya yönlendiriliyoruz. Burada yazı karakteri tasarımcısının bilgileri, boyutu, karakter setini, örnek yazı gibi birçok bilgiyi kanlı canlı görebiliyoruz. Get the code sekmesinde ise aşağıda detayını göreceğimiz seçenekler bizi karşılıyor.

Buradaki kodlar sayfamıza beğendiğimiz yazı karakterini dahil etmek için bağlantı ve CSS kodudur. İlk kod sayfamıza yazı karakterini çağırmak içindir. İkinci kod ise CSS dosyamızda kullanım örneğini göstermektedir. Ayrıca font variants özelliği ile italik kalın, çizgili gibi biçimleri de kullanabiliyoruz.

Aynı jQuery alt yapısı gibi kodlayanların işini bir hayli kolaylaştıracak bir hizmet Google’a yakışır elbette.

Beğeni Sitelerimizi Kolayca LinCut ile İşaretleme

Uzun zamandan beri beğendiğim bağlantıları kolayca bir arada tutabileceğim, işaretleyip yanına da o site ile ilgili notlarımı alabileceğim bir servis arıyordum. Aslında bu türde gerek Google, Delicious gibi servisler gerekse daha küçük çaplı servisler hizmet veriyor ama beni tatmin etmiyordu. Daha kolay kullanabileceğim bir servis gerekiyordu aynı LinCut gibi.

LinCut‘un diğer servislere göre avantajları, üye olmadan çok basit bir mantıkla hesap sahibi olmak (ID), bağlantı eklemenin kolay olması, profil sayfasının ister herkese açık istersek şifreleme yaparak sadece izin verilenlere özel hale getirilmesi, kullanım rahatlığı.

Servisin kullanımından bahsedelim biraz da. LinCut anasayfasındaki kısayolu tarayıcımızın yer imleri çubuğuna doğru sürüklüyoruz. Artık yer imlerindeki Lincut butonuna bastığımızda sayfa eklemek üzere ufak bir pencere açılacak ve başlık, adres, yorum (not) bilgilerini girip kaydediyoruz. Bir diğer kullanım şekli de adresi girmeden tarayıcımızda açık olan bir sayfayı eklemektir. Bunun için yer imleri çubuğundaki LinCut butonunu tarayıcımızın adres çubuğuna sürüklüyoruz ve adresin üzerinde bırakıyoruz. Başlık ve adres bilgileri otomatik olarak dolduruluyor ve bize sadece notumuzu iliştirmek kalıyor.

Profil görüntüleme esasında çok basit ancak bu tür servislerin az olmasından dolayı biraz karmaşık gelebiliyor gözümüze. Kaydediyoruz ama nereden göreceğiz bağlantılarımızı sorunu soruyoruz kendimize? İşte bunun yanıtı en başında kaçırılıyor. LinCut anasayfasında yer alan kısayol kutusunun hemen altındaki “your Lincut link” kısmında yer alan adres bizim bağlantılarımızı görüntüleyebileceğimiz yer. Onun dışında profilimizi yer imindeki Lincut butonuna basınca karşımıza gelen küçük penceredeki “view my bookmarks” bağlantısını takip ederek görebiliriz. Aslında bu bağlantı bizim profilimize çıkıyor.

Şimdi bir de şunu düşünelim; her oturduğumuz bilgisayarda yeni hesap almak zorunda mıyız? Tabi ki hayır. Oluşturduğumuz kullanıcı ID numarasını bir yere not ediyoruz ve diğer bilgisayarlarımızda LinCut sayfasına gidip LinCut ID kutucuğuna numaramızı yazıp “login” butonuna basıyoruz. Hepsi bu kadar, artık diğer bilgisayarlarımızda da aynı profili kullanabiliyor olacağız.

Bir de işin gizlilik kısmı var. Bu profili sonuçta herkes görüp müdehale edebilecek durumda. İşte burda da işin içine PIN kodu giriyor. Kendimizin oluşturacağı PIN numarası ile istediğimiz bağlantılarımızı veya profilimizi şifreleyerek gizleyebiliriz.

Genel olarak güzel ve kullanışlı bir servis olduğundan şüphemiz yok. Ancak her ne olursa olsun bir hesap paneli bir de kullanıcı ekranı yapılsa sanki daha güvenli ve daha güzel olacakmış gibi duruyor. Ama yine de kullanılmaya değer bir servis.

Butns ile Sosyal Ağlarda Arama Butonu Oluşturma

Dün RSS beslemelerime göz atarken gördüm Butns servisini. Servis belirtilen bir kelime için sosyal ağlarda arama yapmak üzere bir buton oluşturmak için kullanılıyor. Örneğin hyaman kelimesini yazıp arama yapılacak servisleri seçiyoruz ve butonumuz oluşuyor. Butonun üzerine gelince de servis listesi çıkıyor ve hangi servis seçilirse orada hyaman için arama yaptırıyor. Şimdi resim ile biraz destekleyelim ve nasıl oluşturacağımıza bakalım.

  1. Arama butonunun üzerinde yazacak kelimeyi yazıyoruz. Yapılacak aramalar buraya yazacağımız kelime etrafında gerçekleşecek.
  2. Buton daha doğrusu link için özel tip belirtiyoruz. Altı çizgili, noktalı, çizgisiz, üstü çizgili gibi.
  3. Arama listesinde hangi servislerin çıkmasını istiyorsak onları seçiyoruz. Hali hazırda birçok servis mevcut ama bunların yanında kendi özel arama bağlantısı da verebiliyoruz.
  4. Buton kodumuzu ve buton örneğimizi görüyoruz.

Örnek buton:

hyaman

15 Güney Afrika Dünya Kupası Kaynağı

İçimiz buruk bir organizasyonu daha izlemeye az bir zaman kaldı. Fifa Dünya Kupası 2010 için takımlar Güney Afrika’da muhteşem stadlarda oyunlarını sergileyecekler. Biz de milli takımımızın gidemediği bu turnuvayı izleyeceğiz şüphesiz. Tabi sadece televizyondan değil bunun yanında internetten de destek alacağız. 2006 ve 2002 turnuvalarında internetten bu kadar nimetlenmek mümkün değildi aslında. Şimdi ise yüksek hızdaki internet, gelişen internet teknolojileri çok şey sağlıyor. Bu yazımda internette bize kaynak olabilecek, stadlar, turnuva, oyuncular, konaklama, iddia, kampanya ve daha birçok konuda öncülük edebilecek Güney Afrika Dünya Kupası sitelerini derledim.

1-footballworldcup.com

Maç biletlerini temin edebileceğimiz, sağlık hizmetlerini alabileceğimiz bir site. Bu bilgiler yanında seyehat paketleri de sunuyor.

2-fifa.com/worldcup

Organizasyonun Fifa tarafından hazırlanmış resmi sayfası. Oyuncular, stadlar, takımlar, maçlar, gruplar hakkında bilgi alabiliyor, haberlere yorum yapabiliyoruz. Bu hizmetlerin dışında video ve resim galerisi servisi de mevcut.

3-worldcup2010southafrica.com

Takımlar, gruplar, stadlar ve maç takvimi hakkında bilgi alabildiğimiz sitede otel, araç kiralama gibi bilgilere de yer veriliyor.

4-en.wikipedia.org

Organizasyonla ilgili Wiki sayfası. Turnuva ile ilgili çok ayrıntılı bilgilere ulaşabiliyoruz.

5-betonworldcup2010.com

Futbol olup da bahis olmazsa çok ayıp olurdu. İşte bunun için bu sitede turnuva boyunca bahis durumları takip edilip, oynanabilecek. Üyelik gerektiriyor. Oranlara ve ücretleri de görmek mümkün (:

6-d6media.com Masaüstü Aracı

Turnuvayı siteleri dolaşmadan skor, gelecek maç, stad bilgilerini masaüstümüzden takip etmek için hazırlanmış güzel bir araç.

7-southafrica.info

Turnuva hakkında bilgilerin yer aldığı sitede geri sayım sayacı da mevcut. Ayrıca haberler, stadlar arası harita ve taraftarlar için yolculuk bilgillerine yer veriliyor.

8-world2010cup.com

Haberlerin kategorilere ayrıldığı, bilet bilgilerine, konaklama bilgilerine, stadyum bilgilerine yer veren hazırlık maç takvimini de elinde bulunduran güzel bir site. Ayrıca videoları da izleyebiliyoruz.

9-soccernet.espn.go.com/world-cup/

Ağırlıklı olarak turnuva hakkındaki haberlere yer verilen, günlük fikstürlerin görüntülendiği Soccernet sitesi.

10-worldcupblog.org/world-cup-2010

Değişik dillere kolayca çeviri imkanı sağlayan, bahis, alışveriş, seyehat, bilet ve haber kategorilerinde içerikler paylaşan turnuva blogu. Ülkemizdeki arkadaşlardan da tutan olursa sevineceğiz.

11-worldcup2010southafrica.org.uk

Haber, konaklama, bahis, fikstür gibi konulara geniş kapsamlı yer veren bir site.

12-sa-venues.com/2010/

2010 Güney Afrika Dünya Kupası stadları hakkında grafik/harita yardımıyla bilgi veren sayfa.

13-90turk.com

Turnuva ile ilgili ulaşabildiğim tek Türkçe sayfa maalesef  Coca Cola’nın hazırladığı kampanya sayfası. Bu sitede detayları yazan kampanya ile 90 kişi dünya kupasını izlemek üzere Güney Afrika’ya gidiyor.

14-foxsports.com.au/football/worldcup2010

Fox spor servisine ait sayfada turnuva haberleri yer alıyor. Ayrıca video ve resim galerisi de mevcut.

15-eurosport.yahoo.com/football/world-cup

Yahoo’nun spor servisi ve kanalı Euro Spor’un sayfası da turnuva ile ilgili en kapsamlı kaynaklardan birisi. Haberler, videolar, resimler, stad bilgileri ve daha birçok içeriğe yer veriliyor.