Fareler ile Savaş

Şu fareler hep ilgimi çekmiştir.Sempatik geliyorlar bana hayvan oğlu hayvancıklar :D.Aslında çok tatlılar, hatta bir ara iyice kendimi aşmış ve hamster edinmeye karar vermiştim.Ancak sonradan düşündüm ki bizim ev onlara göre bir yer değil.Hayvancığın üstüne bir gece ansızın basıveririz sonra hört diye patlayıverir.Hem yazık hem günah.Bir de çok arsızlar.Kimin neyi varsa kurcalıyorlar.Abicim biz bazı şeyleri kendi kısıtlı imkanlarımızı kullanarak getirtiyoruz.Sen tutup ona zarar verirsen, girilmeyecek mıntıkaya girersen olur mu hiç?işte bu sebeplerden dolayı vazgeçtim.Ancak dün gördüğüm kadarı ile artık farelere savaş açmam gerkiyor.işyerinde böyle sakin sakin sörf yaparken gözüme bir hareketlilik geldi.Yere bir baktım o da ne?Bir tane fare mıntıka ihlali yapmış.Hiç kıpırdamadan ne yapacağını huşÃ» içerisinde izledim.Bir sağa gitti bir sola gitti sonra başladı buzdolaplarının arasında dolaşmaya.Evet bu bir savaş başlangıcıydı.Fareler h-yaman’a karşıydı.Tabi “bay herşeyi bilen” olarak hemen bir plan yaptım ve tuzağı hazırladım.Öyle modası geçmiş kapanmış, kıskaçmış, şuymuş, buymuş uğraşmadım.Bu konuda mazisi olanlar bilir belki dışı yeşil, UHU’ya benzeyen, dokandığında yapış yapış olan bir yapıştırıcı var.Onu genişçe bir mukavva üzerine daireler çizerek sürdüm.Ve ortasına farenin dayanamayacağı birşey olan peynir koydum.Peyniri gören fare direkt atlayacak ve sonrasında vıcık vıcık yapışacak.Sonra ne olacak?Büyük bir zevkle onu sıyıracağım :D.Sadistçe olabilir ama yapabileceğim başka birşey yok.Aklıma geldikçe yapışan fare sayısını yazacağım merak etmeyin.Belki ben bu satırları yazarken bir tanesi yakalandı bile :D.

Bilgisayar Başında Geçen Koca Bir Gün

Dünün pazar olması münasebetiyle cumartesi gecesi oldukça geç uyumuştum.Galiba saat 4’ü bulmuş ve birazcık da geçmişti.Önce deliksiz bir uyku çektim, öğlenin bir vakti kalktım, bunun ardından da süper bir kahvaltı yaptım.Hani şu pazar kahvaltıları da bir başka oluyor.Tabi kahvaltıdan sonra doğru bilgisayarın başına geçtim her zamanki gibi.Önce kubuntu için yapmam gereken düzenlemeler vardı onları hallettim.Sonra geçtim Windows’a.Açtım not defterini ve bol bol PHP ile ilgilendim.Arkasından internette uzun uzadıya bir sörf yapma imkanı buldum.Sonra da WP ile ilgilendim.Üzerinde çalıştığım temanın bir bölümünü hallettim.Bunları da bitirince birazcık da televizyona yöneldim.Bir Çelsi-Livırpul maçı izledim ki belki de ingiltere ligindeki en zevkli maçlardan birisiydi.Sonra şu bizim entel diziler var ya; onlara takıldım.Ve yavaş yavaş karnımın acıktığını hissettim :D.Sonra dışarıya çıktım birşeyler yemek için.Tabi pazar günlerimin vazgeçilmez ziyaretini atlamadım.Ablamı ziyaret ettim :D.Ve anladım ki ablam gerçekten çok enteresan bir dişican :D.Neden mi?Kulağını karıştırırken eroin çekmiş gibi zevk alan bir başka bayan var mı acaba?Ya da ufacık bir kulağı olup da onu büyütme çabası içinde olan birisi :D.Şaka bir yana güzel mi güzel, melek gibi kalbi olan,süper bir abladır kendisi.Hayatımda “iyi ki varsın” diyebileceğim nadir kişilerden birisidir.Sonra da eve geldim ve anladım ki kimse kalmamış sanal alemde.Herkes okuluna gitmiş.Gürkan, Ahmet, Musty, Cem, Ece ve aklıma gelmeyen ancak yazarsam ortaya 100 kişilik dev bir listenin çıkacağı oldukça fazla arkadaş okullarına gitmişler.Bunun için olsa gerek ki bir gün öncesinin neşesi yok MSN’nin ve internetin.Evet artık yazmaktan, bilgisayara bakmaktan yoruldum.Yazımı tüm öğrenciler adına 2006-2007 eğitim öğretim yılının başarılarla dolu bir dönem olmasını diliyorum.2008 muhtar adayınız h-yaman :D.

Uykulu Telefon Muhabbetleri

Gece saat 2 civarında işlerimi bitirdim ve uyumak içi yatağıma yöneldim.Uzandım ve uyudum buraya kadar sorun yok.Ama gecenin bir yarısı bir dişican aramaz mı?ince ses, düzgün Türkçe var ancak vakit uygunsuz.Dişican ilk önce birşeyler söyledi ama ben uyku sersemliği ile o bölümü kaçırdım.Telefonu kapatmadan önce algılayabildiğim tek şey ise “terbiyesiz şey, neden gidip Mehmet’e benim orda olduğumu söyledin” oldu.Az önce uyandım ve bunu çözmeye çalışıyorum.Telefon numarası gizli.Galiba dişican birisini boynuzlarken birine yakalandı :D.Tek aklıma gelen bu :D.Anlaşıldı bundan sonra telefonu geceleri kapalı tutmak lazım.insan gecenin bir vakti arayıp tanımadığı birinden nasıl hesap sorabilir?Gerçi telefon sapıklarım çoktu benim.Aşiret ağaları, mafyalar, inşaat firmaları…Portföyüm geniş yani :D.Birgün sabah 6 gibi bir babacan arıyor.Adam “abi biz bu çimentoları getirdik inşaata mı koyacağız yoksa geri mi götüreceğiz” demez mi?Zaten sabah sabah dünyam bulanık, ben de “abi geri götürün” dedim.Sonrası ne oldu herhangibir bilgim yok.Diyeceğim şu, insan telefonu açınca önce görüşmek istediği kişi mi diye bir sorar.Aksi taktirde böyle durumlarla karşı karşıya kalıyorsunuz.

Asosyale Geri Dönüş

Biz Türk milleti olarak ne kadar meraklıyız şu hack olaylarına anlatamam.Salı günü akşam Türk Telekom’un sitesinde yer alan “Sıkça sorulan sorular” bölümü hack edilmiş bir grup tarafından.Aslında iyi de olmuş hani.Bu aralar çok kaşınmıştı TT :D.Kaşıyanlar çıkıyormuş :D.Aslında anlatmak istediğim tam olarak bu değildi.Bu sadece önden bir haber diyeyim.Dün bir arkadaş mail atmış bana.Şu Msn’nin şifresini nasıl alacağız diye.Sadece bu arkadaş değil bu şekilde sayamayacağım kadar var.Hatta arada paralı teklif yapanlar bile çıkıyor.Arkadaşlar bu tür mesajları okuduktan sonra anında sildiğimi yeniden hatırlatayım.Normalde her mesaja cevap yazıyorum ancak bu mesajlara dediğim gibi bırakın cevap vermeyi bir daha dönüp bakmıyorum bile.Bu konuda gösterceğiniz anlayıştan dolayı şimdiden herkese teşekkür ediyorum.Bu arada dün bir de film izlemiştim böyle hızlı motorlar filan var şu Yamaha, Kawasaki filan.Devasa şeyler…Zaten aklımdaydı bu motor işi ve böyle filmler izledikçe daha da artıyor bunlara karşı isteğim.10 saniyede 300 km hız :P.Alanya Antalya arası 15 dk’ya bir yolcu taşırım valla :D.Şaka bir yana beni tek düşündüren tarafı kaza yaptıktan sonra yaşama şansının az olması.Son bir ekleme daha yapayım yazıma ayrılıktan sonra kendimi yemeğe ve programlara, programlamaya verdim.Hatta bu yazıyı yazmadan önceki son 10 saat içinde yaptığım aktiviteleri şöyle sıralayabilirim.Yemek, web tasarım, abur cubur, web tasarım, bişiler daha yedim galiba bu boşlukta, akşam yemeği, Kubuntu kurulum, börek molası yanında kola da var tabi, CSS ile boğuşma…Yani bilgisayar/yemek ile hayatıma kaldığım yerden devam ediyorum.Bekle beni asosyalizm özlemişim seni 😀

Ayrılıklar

Hayatta bazı şeylere yön veremiyorsunuz zaman zaman.Özellikle de aşk konusunda.Bir bakmışsınız birine aşık olmuşsunuz.Çıkma teklifleri, yaşanan güzel anlar ve sonra bir bakmışsınız ki istenmeyen nedenlerden dolayı bu ilişki bitivermiş.Ama şöyle dönüp baktığınızda anlıyorsunuz ki gerçekten de güzel anılar kalmış geride.Kimi zaman bu güzel anıları geride bırakan bitişlere, ayrılışlara aradaki uzun mesafeler neden oluyor.Siz isteseniz de istemeseniz de…Ve aradaki uzun mesafeye bakarak düşünüyorsunuz onca yaşanan güzel şeyi ve keşke bırakmasaydım “aşkı” diyorsunuz.Ama zamanı geçmiş bir düşünce belki de bu.Ahh ahh gece gece bunalım takılıyorum.Bir tarafta ayrılık şarkıları bir tarafta yanan bir yürek :(.Bu kadar satır neden mi?Çünkü “ELiFiM NOKTALANDI”.

Hayat Bir Başka Güzel

Güzel bir günü daha geride bırakmanın mutluluğunu yaşıyorum şu dakikalarda.Gerçi haftasonunu genel olarak birazcık sancılı geçirdim desem daha doğru olacak.Karnım ağrır bir taraftan diğer taraftan da tırnağım batıyor :(.Bunlar yetmiyormuş gibi bir de yedekler için kullandığım HDD’yi formatladım yanlışlıkla :(.Ama buna rağmen hayat güzel.insanlara yardım etmek güzel.Bayanlara yardımcı olmak daha da güzel.Özellikle yardımcı olduktan sonra pozitif sonuç alırsanız sevinç çığlıklarını duyabilmek mükemmel bir haz veriyor insana :D.Sadece bayanlara değil erkeklere, ortadakilere herkese yardımcı olmak güzel…Zaten nedense şu sıralar güneş bir başka doğuyor, çiçekler ve kuşlar bir başka güzel :D.Hamam böcekleri bile bir sevinç havasındalar.Bunları gördükçe insanın içi açılıyor.iştahı açılıyor; bol bol yemek yiyor.Dünkü yediğim iskender de güzeldi valla :D.Şimdi yeni bir haftaya başlıyoruz hep birlikte.Artık yavaş yavaş tatilin de sonuna geliyoruz.Okullular yavaş yavaş donlarını, çoraplarını, gömleklerini valize doldurdular ve okullarının yolunu tutmaya başladılar (bu dediğim durum ünversiteli gençlik için).Ben de artık yandan öğrenci sayılırım ama ne toplayacak valizim var, ne de okulumun yolu :).Ayrıca monitörüme konan böcek bana fazla kızdı galiba.Çünkü fare imlecini nereye çektiysem oraya geldi.Yazıyı bitirdikten sonra galiba üzerime zıplayacak.Umarım yanılırım çünkü çok kötü bir görüntüsü var bu mini Godzilla’nın :D.

Uyumak istiyorum

Bu hafta uyku dengem tamamen alt üstü oldu diyebilirim.Çok geç yatıyor çok erken kalkıyorum.Site işleri, yetiştirmem gereken işler var ki bunları yapabilmek için ciddi anlamda zaman ayırmam gerekiyor.Geceleri saat 3’e kadar çalışıyorum.Sabah da 8 gibi uyanıyorum.Uyuyayım diyorum ama bünye o vakitten sonrasını kabul etmiyor nedense.Arkadaşlardan birisi de dalga geçer gibi “uyumayan dijital bomba” diye bir lakap taktı :D.Tabi benimle beraber yatmayanlar da var.Mesela Erhan.Artık MSN bizden bıkmış olacak ki Erhan’da meşgul yazdığı halde benim MSN listemde görünmüyordu ismi.Hatta korkmuştum hayaletlerle mi konuşyorum diye :D.Bir de yazıya başlamadan aklımda birşey vardı ama unuttum.Gelirse ilerleyen saatlerde yine söylerim :D.Şimdi biraz uyumak lazım.Değilse “bilgisayar başında uykulu geceler” diye kitap yazacağım :D.

Banka=işkence

Dün bankada sıramı beklerken insanları şöyle bir süzme ihtiyacı hissettim.Herkesin elinde sıra numarası ve gergin bir bekleyiş.Bir yaşlı amca vardı ki sormayın.O nasıl bekleme?Amca bir kağıda bakıyor bir panoya, bir kağıda bir panoya…Amcayı izledikçe benim başım döndü :D.Sonra sırası gelince de öyle bir fırladı ki yerinden sanki füze fırlatılıyormuş gibi.Şu bankalardaki sıra bekleme olayına da değineyim de içimde kalmasın.Adını vermeyeceğim bu bankada 10 tane gişe var ancak aktif durumda olan sadece 3 gişe var.Onların da işi ne kadar ciddi yaptıkları parayı başka hesaba yatırmalarından belli oluyor.Hadi sıcakta uyuşmuş desem o da değil.Çünkü havalar serinledi.Sonbahardayız artık.Mesela sabaha kadar klimanın önünde yatıp oram buram tutularak kalkmıyorum.Benim bu banka isyanım sürer gider böyle biz günlük yaşantıya dönelim.Evimiz hamam böcekleri ve fareler tarafından istila edilmiş durumda.Tüm birimleri olaydan haberdar ettim.Eğer böyle devam ederse meydan savaşı yapacağımız kesin.iştahım birkaç gündür kapalı.Sadece yarımdan biraz daha fazla ekmek+yemek yiyebiliyorum.Bu performans düşüklüğünü de mevsim değşikliğine veriyorum.Son birşey daha ekleyeyim ve yazımı sonlandırayım.Kendini kaf dağında gören bazı kişicanlar lütfen birazcık da olaylara aşağıdan baksınlar.Yani burunlarını havaya dikmesinler önce kendilerine baksınlar ve sonra elaleme şöyle yap böyle yap desinler.Laf yerini bulmuştur.Herkese bol janjanlı bir gün dileği ile…

Uykusuz Geceler

Uykum gelmesin diye Ata Demirer dinlediğim bir gecenin ardından sıkı bir uyku ve şimdi dinamik bir gün ile hayattayım.Gece birkaç tema editledim.Söz verdiğim arkadaşlar vardı onlarınkinin bir kısmını halettim.Bugün de birazcık uğraşacağım.Bunun dışında bugün format atılmayı bekleyen iki bilgisayar var :D.Birisi bir dişicanın birisi de kendimin.Ayıptır söylemesi yeni bir HDD aldım.Avatar resmimi değiştirdim çok hoş birşey yaptım.Alem-i bloga rezil oldum zaten Erhan yüzünden.Yaptığı kısa ve öz açıklamanın ardından millet dalga geçmeye başladı.Nedir bu açıklama?Siteyi ilk kurduğumda dil kodlamasını isveçce yapmamdı.Sonra bu konuda “Japoncaya nası çevrilir” gibi enteresan sorular gelmeye başladı.Erhan kolla kendini bittin sen :D.Şimdi birazcık temizlik yapmam gerekiyor.değilse yakın tarihte klavye üzerinden seri domates üretimine geçeceğim :D.Resmen toprak tutmuş.

Hayattan Karma

insanın bir günlüğe sahip olması ne kadar güzel birşey.Herşeyini paylaşabiliyorsun.Ben genelde neşeli birikimleri paylaşıyorum.Daha doğrusu fazla gözyaşı yok diyebilirim.Şöyle düşünüyorum da acaba içeriği romantizme dönüştürsem ne olurdu diye?Ne olacak internet üzerinde yapılmış ilk katliam olurdu :D.Bu yazıyı yazmadan önce denedim şöyle romantik birşeyler yazayım diye.Ama ne mümkün?Tam toparlıyorum yazıyorum yazıyorum aklıma komedi bişey takılıyor bütün yazıyı siliyorum.En iyisi mi ben kendi bildiğim yolda devam edeyim dedim ve yine aynı tarzda yazdım.Neyse canlarım fazla uzatmayayım.Büyüdüğümü hissettim artık.Askerlik yoklamam gelmiş çünkü :D.Geleli bayağı olmuştu ama askerlik şubesine dün gitme fırsatı buldum.Kapıda bekleyen bir sürü janjanlı kişican vardı.Muayene olmayı bekliyorlar hepsi.Kısa pantolon, uzun jöleli saçlar, kimisinde küpe…Ben sizi 2 ay sonra görücem deyip işimi halledip çıktım.Bir de şu Alanya’da embesil tarzında araba sürenlere taktım kafayı.Hangi kavşaktan geçtiysem mutlaka hepsinde bir kaza atlattım.Adam almış altına arabayı sağından geçen kızlara bakıyor da solundan gelen arabaya bakmıyorlar.Sonra da alsana en acısından fren sesi.Bir de ben haklıyım deyip üste çıkmaya çalışmazlar mı?Öpüyorum hepsini tek tek :D.Eveeeet bir gün de böyle bitti işte.Şu son cümleyi yazarken kardeşim Gökhan (Skykhan)‘da yeni teması ile yeniden yayına girmiş.Kendisine yeni temasının hayırlı olmasını diliyorum.Bu yazıyı okurken her ne yapıyorsanız size de kolay gelsin, eğer birşey yiyip içiyorsanız da “yarasın” diyorum.”30 Ağustos Zafer Bayramımız” kutlu olsun