Her zamanki gibi yine bir elimde klavyem bir elimde farem geçtim bilgisayarımın karşısına sabah sabah. Son günlerde kendimi işlere ve derslere verdim, malum haftaya sınavlar var. Onun için tüm işleri ertelemeye çalışıyorum ve sınavdan sonra da aşırı bir iş yüklenmesi olacağını tahmin ediyorum. Son zamanlarda tek değişim bu değil elbette, kişinin davranışına göre muamele yapmaktayım artık. Yani F=m.a (etki tepki zımbırtısı). Arkamızdan bolca iş çevriliyor bazı yaratıklar tarafından. Yüzüme gülümseyen yüzlerini gösterip arkamdan canavarımsı suratcıklarını gösteriyorlar. Hatta iki gündür MSN başlığımda “şerefsizlere…” diye başlayan bir taşlama bulunuyor. Ama şerefsiz vatandaş bir türlü üstüne almıyor ne hikmetse. Ve almadığı, bunu anlamadığı için “hödük” tanımlamasını kullanıyorum kendileri için. Ben kolay kolay kimse ile düşman olmam fakat olduğumda tam olurum, öyle bir düşünceniz varsa duyrulur :D. iletişim bölümünden taciz ediliyorum arkadaşlar, ahlaksız teklifler alıyorum. Üstelik bunu yapan bir dişican ve maalesef bir blogu var 🙁 Artık insanları tanımak gerçekten ÖSS sınavından daha zor bir durumda. Fakat hayattan zevk almak gerekiyor herşeye rağmen. Sizi sevenler için, arkadaşlarınız için, aileniz için… Bu arada aklıma gelmişken son dönemlerde damar parça dinlediğimi düşünenler varmış. Ben damar parçaları her zaman dinlerim. Aşık olayım olmayayım hiç fark etmez. Eğer damar şarkı dinlemekle aşık olunuyorsa, kocaman yaşını başını almış, torun torba sahibi teyzelerin dinledikleri de damar şarkı ve onlar da aşık 😀 (töbe töbe). Yakında sanal alemde bir kampanya başlatmayı düşünüyorum “Aşık olmadan inadına damar dinlemek” adında. içeriği buradaki gibi olabilir, detaylarına bakacağız. Şarkı demişken aklıma geldi; Murat Göğebakan da sürpriz yaparak yeni albümünü çıkarmış. Murat Göğebakan’ı her zaman beğenerek dinlerim, yeni albümünü de dinledim ve çok hoş olduğu kanısındayım. Neyse kendi problemlerimle sizleri de sıkmayayım geçelim janjanlı hayatımıza. Efem havalar bir hayli sıcaklaştı ve turistler yavaş yavaş çoğalmaya başladı caddelerde. Özellikle dişican turist sayısında gözle görülür bir artış söz konusu. Ne diyelim Allah daha çok versin, versin ki daha çok döviz kalsın bize.

Herşey güzel hoş ama turistler ile ilgili anlamadığım birşey var. Turist dişicanlar şimdiden yaz moduna girmiş, bikini ile dolaşıyorlar. insan donar bea. Ya biz çok üşüyoruz ya onlar çok yanıyor 😀 Tabi dişicanların bu şekilde tur atmaları babacanların işine geliyor. Nasıl mı? Yaşını başını almış amcalar sabahın köründe tükanlarını açarlar ve sonra yan komşusu ile tavla oynamaya başlar. O sırada bikinili masum turist dişican önlerinden geçer. Bu sırada amca tavlayı bırakmış dişicanı vücut kordinatlarıya taratır ve arkasından “maşallah maşallah” diye bir dışavurum sesi ortaya çıkar 😀 Bu amcanın iki torunu bir de gelini vardır, gerisini siz düşünün. Bir de bu amcaları takipleyen bizler varız yani efsane gençlik :D. Bizler de amcanın bu tutumunu izler ve “hüleyn adama bak bea kadını gözüyle hamile bıraktı valla” deriz. Aslında turistler hakkında yazılacak çok şey var fakat bunun için bir hosting firması ile anlaşma yapmam gerekebilirim yani oldukça fazla tutar.

Aklıma gelmişken birazcık da pazar alışlverişlerinden bahsetmek istiyorum. Yazın pazarlar oldukça hareketli oluyor. Cüzdanlar, kapkaçcılar, onu kovalayan bir topluluk ve çıkan kavgalar… Bunları bir kenara bırakıp pazarcıların sloganları ile ilgileniyorsunuz ister istemez. Mesela yazın şahit olduğum ve hala güldüğüm bir slogan var. Pos bıyıklı karpuzcu amca “gel abi karpuza gel, taş gibi karpuz, at duvara kaç kenara” 😀 Bu slogan bence yılın reklamı ödülünü almaya layık. Bir de balıkçı amcalar vardır onlar da bir acaiptir. Kocaman balığa “çerez bunlar” diye bağırır dururlar. Fakat nedense hiç sevmem pazar alışverişlerini. Daha doğrusu alışverişden hiç hoşlanmam. Alışveriş merkezlerine sadece bir ihtiyacım olduğu zamanlarda giderim. Pazara da anne faktörü ile karşılaşınca…

Eveeet sabah sabah açıldı yine çenem. Bugün umarım hem benim için hem sizin için hoş bir gün olur. Dediğim gibi hayat herşeye rağmen güzel. Şerefsizlere rağmen güzel, hödüklere rağmen güzel.

Author: Hamdi Yaman

1987 yılında gözlerimi açtığım şu küçük dünyada 2006 yılından bu yana blog yazıyorum. İnternet dünyasının bugünü ve yarını hakkında her zaman ilgili olmuşumdur.

6 comments

ya yazı çok güzel anlamlı da o başlık ne öyle ATFEN banka ismi gibi… AiLENiZiN BANKASI ATFEN.. ( KARDEŞ BANKA DA TEKFEN)

bu yazıyı muhtemelen sabah yazmışsınız ama ben bugün izinliydim ve öğlene kadar uyudum 😀 kısmen size katılıyorum zaten bu hödükler kendilerini bilselerdi hödük mertebesine ulaşmazlardı diye düşünüyorum 😀

h-yamandan inciler..atfen:bir kişiye ya da kuruma adanmış içeriktir..bir çine türkçe nasıl hal hatır sorarsın..

Uzun zamandır yurt dıdşında olduğum için konulara fransız aldım.Geldim baktımki güzel yurdumda değişen bir şey yok.

Bu tacizcileri bize yönlendirsen:)

Onlar için hazırlanmış özel programlarımız mevcut.

Bir cevap yazın

*