Burun ile Nargile içilir mi?

Sorunun cevabını sanırım videodan aldınız, yani içilirmiş 🙂 Bu çekimdeki kişi ve mekan tamamen gerçek dünyadan alınmıştır. Seslendirme ve çekim Yiğit tarafından yapılmış, gülme efektlerini de kendisi vermesine rağmen çorbada ben ve benim gibilerin de tuzu bulunmuştur. Ayrıca burun ile nargile içmenin câiz olup olmadığı Zekeriya Beyaz Hoca’ya danışılacaktır.
Continue reading

Pars Kiraz Operasyonu

Pazar günü yapılabilecek en iyi şey nedir deseler sanırım cevap verenlerin büyük çoğunluğu sinemaya gitmek cevabını verecektir. Evet biz de Eren ile seriyi bozmayıp yine sinemanın yolunu tuttuk pazar pazar. Bu sefer gideceğimiz film belliydi “Pars”. Her ne kadar Alanya’daki gösterimde olan sinema salonumuz bizim evin oturma odasından farksız olsa da filmin güzelliği bu açığı kapattı 😀 Filmin konusu şöyledir(alıntı):

“istanbul`un en tanınmış Narkotik Başkomiseri Ertuğrul bey, büyük bir operasyonu yürütürken ilginç bir yeraltı bağlantısı ile karşılaşır. Ancak bu sırrı çözemeden, ailesinin gözü önünde eşiyle birlikte öldürülür. intikamını almak ise, tam 15 yıl sonra PARS lakaplı oğlu Attilla`yakalacaktır.

Atilla, gerçekleştirdiği operasyonlardan birinde, arkası da sağlam olan bir mayfa babasına çatar. Birtakım politik oyunlarla pasif göreve atanan PARS için bu daha başlangıçtır. Diğer yanda kardeşini de uyuşturuya kurban veren Pars için, intikamdan başka bir çözüm yoktur.

Bu intikam yolunda Narkotik Teşkilatının da desteğini arkasına alan Pars, Hollanda, Yunanistan, Monako, istanbul dörtgeninde intikamını almak için tüm azmiyle savaşacaktır. En büyük desteği de yardımcısı Asena sağlayacaktır.”

Continue reading

Pazar-Oyun Keyfi

Pazar günleri işe gitmek gerçekten hoş bir durum olmasa gerek. Sabahın köründe hane halkı uyurken kalk işe hazırlan bir sürü iş. Zaten bu durum kendisini dişican kategorisinde hissedenler için ayrı bir felaket… Kalk, saçını başını düzelt, makyaj yap, orana burana mis kokular sür derken hemen bir saat gidivermiştir. Neyse sonra evden çıkılır havaya göre bir ayakkabı seçilir ve doğru işin yolu tutulur. işe gelinir sabah sabah güzel birkaç esnemeden sonra kahvaltı yapılır ve sonra, evet sonra bilgisayarın başına geçilir :D. Eğer yoğun olmayan bir iş ise o site senin bu site benim akşama kadar dolaşır durursunuz. Ama yine de canınız sıkılır. Bu iş pazar gününü evde “kös kös” oturan insanlar için de geçerlidir. Tamam pazarların bir güzelliği vardır. Geç kalkılır, sıkı bi kahvaltı ve arkasından bilgisayarın başında geçen saatler. Fakat bir kaç saat sonra canınız sıkılır, daralırsınız. işte her iki grup için de bu sıkıntıları, daralmaları önlemek için, pazar günlerini değerlendirebileceğiniz, sıkıntı derdine deva, evlere şenlik online birkaç oyun tanıtacağım bu yazımda. Ufak bir notum olacaktı; eğer bu oyunları iş yerinde oynayacaksanız haftaiçi oynamayın. Malum patronunuzun bir anlık kızgınlığına gelip dışarıda bulabilirsiniz kendinizi. Neyse ben daha fazla uzatmadan oyunlara geçelim.

Continue reading

Güneşli Bir Pazar Günü

işin gücün başladığı, uzunca bir tatilin bittiği ve mini mini birler çalışkan ikilerin okullarına doluştuğu hafta başı, baş belası bir pazartesi günündeyiz yine. Dün Alanya simalarında havanın güzel olmasını fırsat bilen dişican ve kişicanlar dökülmüş sahile. Acaip kalabalık olmasına rağmen tanıdıklarla karşılaşmak da mümkün oluyor. Dişicanlar zaten çok acaip. Hiç bu kadar dişicanı bir arada görmedim desem yalan söylememiş olurum. Tabi grup halinde dolaştıkları için bir muhabbet girişiminde bulunamıyorsunuz. Bulunursanız Amarika’nın Irak’a saldırdığı gibi bir darbe alabilirsiniz. Hmm bir de ağlayışına anlam veremediğim bir dişican vardı. Galiba erkek arkadaşı olacak kişican terk etmiş. Telefon konuşmasından onu tahmin edebildim sadece :D. Bir de aile boyu gezenler var, kendilerini bilir onlar, isim vermeme gerek yok ;). Çekirdek aile olaraktan anne, baba ve velet. Hoş manzaralar tabi bunlar. Anladım ki arada sırada sahile doğru uzanıp gezinmek gerekiyor pazar günleri. Az kalsın unutuyordum iskender sefamız da vardı en yağlısından. Beni bilmem ama Yağız efendi löpür löpür götürdü vala, hiç acımadı (Yağız; bknz galeri). Bugün yapılacak çok iş var. Çamaşır yıkanacak, yerler silinecek, camlar silinecek, halı çırpılacak 😀 (Ben bunları yapsam ölürüm bea). Şaka bir yana saatimin pili bitmiş, zamanı seçemiyorum, rendevularıma geç kalıyorum, hayat duruyor. Yani ilk iş saatime pil taktırmak olacak. Ondan sonrasına bakacağız. Daha horozlar bile uyanmadığı sabahın köründe (6:27) aşağıdan  dişican sesleri gelmekte en şiddetlisinden. Mahallenin telaşe müdürü olaraktan olaya el koymam lazım. Güzel bir hafta başı geçirmeniz dileğiyle pia (güle güle şeysi) anacım.