Nasıl bir gün geçirdiğimi bir ben bilirim bir de Allah.Günün ilk haberi bir kaza idi.Bizim komşunun arabasına çarpmışlar dün gece.Olay şöyle olur:”Ergenlik dönemindeki bir takım salak babalarının arabalarına atlarlar ve yarışmaya başlarlar.Pist olarak da Alanya’nın en önemli kavşaklarından birisi olan hemen bizim evin önündeki Hal Kavşağı civarını seçerler.Sonra son gaz yarışa devam ederler.Bizim komşu da her zamanki gibi işten gelmiş ve arabasını evin önüne park etmiştir.ileriden yarşıarak gelen bahsi geçen salaklardan birisi hızını alamayarak bizim komşunun arabasına çarparak paramparça olmasına neden olmuştur.Komşumuz da cana geleceğine mala gelsin politikasını uygulamıştır.”Öğlen işyerinin bilgisayarında virüs alarmı yaşadık.Neyse ki ucuz atlattık.Arkadaşım Eren’den ders cdlerini almıştım.Yaklaşık 45 adet.Onları da bilgisayara atmak için elimden gelen azmi gösterdim :D.Daha bitmedi.Öğleden sonra da bir tanıdığımızın halı saha maçına gittiğini geldikten sonra kalp krizi geçirip öldüğünü duyduk ve üzüldük :(.Akşam da bir denyonun e-posta mesajı ile gülmekten yırtıldım.Kişican mesajında aynen şöyle der “Sen kendini birşey zannediyorsan yanılıyorsun.Alanya’nın en büyük blogcusu biz olacağız.Senin sitene bakan bile olmayacak.Yakında öğrenirsin kim olduğumuzu”.Hoş mesaj yani akşam akşam en azından kahkahalar atarak gülmemi sağladı.Kimseniz yolunuz açık olsun cicim.inş. belirlediğiniz Alanya birinciliğine ulaşırsınız hatta hediyeniz benden.Ancak bu mesaja bir güzel atasözüm var.”Hızlı giden atın …… seyrek düşer (noktalar yerine dışkı anlamına gelen kahverengi maddenin adı gelecek).