Çalışma aşkıyla yanıp tutuşan öyle bir belediyeye sahibiz ki anlatmak değil yaşamak lazım. Saatlerin akrepleri henüz 6’nın yelkovanları da 12’nin üstündeyken ekipler gelip büyük bir gürültü ile iş makinelerini çalıştırıp kaldırım çalışmalarına başlıyorlar. Biz cümle mahalle sakinleri ise büyük bir korku ve endişe ile yataktan fırlayıp bu sesin nereden geldiğine bakıyoruz, çünkü belediye ekiplerinin sabahın bu kadar erken saatinde böyle bir rezalete imza atacağı kimsenin aklına gelmiyor. Gece çok geç uyumayı bir kenara bıraktım da gözlerimin uykusuzluktan şiştiğini gördükçe içim eriyor 🙁 Kardeşim kaldırımı kaçıran mı var? Saat 8’de başlasanız ne olur sanki. Mesela evin arkasındaki çöpte biriken kartonları belediyeye açtığımız 6. telefon sonunda kaldırtabilmiştik.

Sabah sabah bu kadar gerilsek de kendimi yavaş yavaş teselli edebilmiş durumdayım. Artık MSN’den kopamayan bir halk haline geldiğimiz şu günlerde çaycımız dahi MSN’den sipariş almaya başlayan bir kuruluş haline gelmiştir. Bir titreşim ve ardından siparişleri verdiğiniz taktirde çaylar geliyor hemencik. Tabi sistemde şu sıralar bazı arızalar olması nedeniyle telsiz ile de teyit alınıyor. Amca MSN’i detayları ile öğrendiği taktirde teyite de gerek kalmayacaktır.

Burger King’de kemeri kopan bir genç görseniz ne yapardınız? Biliyorum, gülerdiniz. Peki aynı olay başınıza gelse ne yapardınız? Sıkıntı içinde kızarıp en yakın tuvaleti arardınız. Tuvaletin de temizlik nedeni ile kapalı olma ihtimali olunca ne yapardınız. Arkanızdan kemeri tutarak yukarı çıkıp yerinize otururdunuz. Ya daha sonra? Eren diye bir arkadaşınız varsa alıp onu çöpe atma başarısında bulunabilirdi. iki gündür kemersiz dolaşan birisi olarak da kemerin ne kadar gerksiz bir icat olduğunu, aslında pantolonun vücut ölçülerinizde olduğunuzu anlardınız. Acı tecrübeler serisinden hoş bir örnekti bu 🙂

Biz Türkler neden eceline susamış manyaklar gibi karşıdan karşıya geçerken yolun yarısına kadar gelir ve arabanın geçmesini bekleriz anlamış değilim. O değil de arabayı önden beklerken arkadan gelip bir motorun size vurması da olasılıklar arasındadır. Bu durumda suçlu tamamen yaya olup zavallı motorcunun başı da belaya girmiştir. Çünkü çarptığı vatandaş bir polisin kardeşidir 🙂 Bu durumda söylenecek pek laf bulamazken Allah yardımcısı olsun diye dua ediyorum.

Bugün akşam ilk teravih namazına gideceğiz, yarın da ilk oruç günü… Küçük veletcanların “kıkır kıkır” güldüğü ve selam verildikten sonra bir amcanın onları tokatladığı veya azarladığı, genelde ön saflarda yer alıp yemekte tıka basa yiyen yaşlı amcaların sesli ve pis kokulu gaz kaçırma olaylarını devamlı yaptığı, ayrıca sarımsak kokusunun da kaçınılmaz olduğu, müezzinin kendinden geçip fazla bağırarak amfiyi bozuduğu, imamın da genelde 20. rekattan sonra namazı karıştırıp yeniden başladığına tanık olduğumuz teravih namazları bu akşam start alıyor 😀

Öyle ya da böyle ramazan ayının havası da bir başkadır. Yolda yemek yiyen birini görünce toplu linç girişimde bulunulması da çok yüksek ihtimaller arasındadır 😀 Hele sigara içenler… Onlara hiç girmeyelim zaten. Efem yukarıda saydığım durumlardan arındırılmış nice teravih namazlarında hayırlara karışmanız dileklerimle iyi ramazanlar…

Author: Hamdi Yaman

1987 yılında gözlerimi açtığım şu küçük dünyada 2006 yılından bu yana blog yazıyorum. İnternet dünyasının bugünü ve yarını hakkında her zaman ilgili olmuşumdur.

3 comments

ben beni ilgilendiren kısmına yazıyorum yorumu o kemeri ben atmazsam sen rezil mi olacan kardeşim tabi atarım biz arkadaşımızı zor durumda yalnız bırakmayızzzzzz

Bir cevap yazın

*