Twitter anlık bloglamadan daha öteye gitti artık. Bir kişiden haber almak isteyenler, onun yaptığı olayları bilmek isteyenler, paylaştıklarını görmek isteyenler takip listesine dahil ediyorlar. Nasıl ki RSS yardımı ile sitelerde yapılan yeniliklerden haberimiz oluyorsa Twitter‘da da kişilerden haberimiz oluyor. Fakat işin ilginç yanı biraz detaylı düşününce Twitter‘ın çok da kişisel olmadığı, firmalar veya kuruluşların da Twitter‘ı kullanabileceğini düşünmemek mümkün değil.

Tanınmış bir firmayız diyelim ki. Yeni bir ürün çıkarttık satışa ve bunun satışını hızlandırmak için de mutlaka reklam gerekiyor. Eskiden beri reklamın kötüsü olmadığını biliyoruz zaten. Reklamın kötüsü olmayacağı gibi şekli, duyurma biçimi de önemli değildir. Önemli olan firmamızın ürününü daha fazla kişiye ulaştırmaktır. Ziyaretçi sayısı yüksek birkaç siteye reklam verdik, gazete ve televizyon ile de destekledik. Ancak internet sadece ziyaretçi sayısı yüksek sitelerden ibaret değildir. Mesela firmamızın bir Twitter hesabı olsaydı, firmamızın yeniliklerini insanlar buradan takip etseydi kötü mü olurdu? “Kaç kişi takip edecek ki” diye düşünmemek lazım. Çünkü Türkiye’de Twitter kullanım oranı oldukça yüksek.

Bu sadece ürün veya hizmet satan bir kuruluş ile sınırlandırılmaz tabi. Basın da buna dahil edilebilir. Önceden Milliyet’in RSS beslemesi ile RSS okuyucuma alıyordum haberleri. Ancak zaten o kadar okunmayan şeyin arasında bir de haberler olunca okunmayan sayısı çıldırma noktasına geliyordu. Ben de daha sonra RSS’den basını takip etmemeye başladım. Şimdi ise Twitter‘da bulabildiğim tek basın kuruluşunu takip ediyorum o da NTVMSNBC. Bu konuda örnek bir uygulama diye düşünüyorum. Gün boyunca Twitter önümde sürekli açık oluyor zaten. NTVMSNBC sayesinde başka bir haber sitesine girmeden olan bitenden haberim oluyor.

Twitter, insanları sadece yeniliklerden haberdar etmek için kullanılmıyor elbette. Cevap verme özelliği sayesinde yardımlaşma da olabiliyor. Kuruluşlar bunu destek hattı gibi düşünebilirler mesela. Bunu yapan bir kuruluşa şu ana kadar rastlamadım Twitter üzerinde. Aslında bu şekilde yapılsa kuruluş ile insanlar arasında da sıcak bir bağ olacaktır, internet soğukluğunu bir kenara atacaktır.

Dernek tarzı yapılanmaların da kullanması güzel olacaktır Twitter‘ı. Yapılacak olan bir etkinlik Twitter‘dan insanlara duyrulabilir. Gelişmeler buradan insalara gösterilebilir.

Devlet kademesinde bulunan birimler de aslında Twitter‘ı kullanabilir. Mesela MEB’in böyle bir hizmeti olsa, yenilikleri Twitter üzerinden de duyursa oldukça fazla bir kitlenin takip edeceğinden eminim. Başbakanlık, ÖSYM ve daha birçok birim buna dahil edilebilir. Ama ben ülkemizdeki birimlerin bunu daha uzun yıllar gerçekleştirebileceğini sanmıyorum. Çünkü daha kendi sitelerinin içinde birçok hata mevcut ki bu zaten başlı başına bir inceleme konusu 🙂

Tüm bunları yaparken tabi dikkatli olmak da gerekiyor. Spam ile temiz hesap arasında gidip gelmek de var bu işin ucunda. Gereğinden fazla ileti gönderilmezse sanırım bunun önüne geçilebilir. Bİr de kurumsal kimlik çerçevesinde yapılacak renkler ile daha gerçekçi olunacaktır.

Author: Hamdi Yaman

1987 yılında gözlerimi açtığım şu küçük dünyada 2006 yılından bu yana blog yazıyorum. İnternet dünyasının bugünü ve yarını hakkında her zaman ilgili olmuşumdur.

Bir cevap yazın

*