Akşam havayı normal seyrinde bırakıp sabah uyanınca yağmurla uyanırsanız ilginçtir, tuhaf gelir insana. Bunda tavuk gibi erkenden yatmanın etkisi de çok büyüktür. Şişmiş gözlerle, uykulu uykulu caddeden gelen arabalara bakıp “aaa bak bu suyu az sıçrattı” demek gerçekten daha uyanılmadığının göstergesidir. Böyle kurgularla yaşayan bir insanın üzerine sabah vakitlerinde pek gidilmez, asabinin kralı olunabilir.

Yağmur bir kenara kalsın da ney’i zurna ile ilişkilendiren zihniyet nasıl birşeydir acaba. Hani neresi benziyor anlamış da değilim. Saatlerdir gözümün önünde duruyor. Diğer yandan da ekranda zurna resmi açık. Birisi düğünlerde birisi kafa dinlerken üflense de ben bir benzerlik tutturamadım. Hani benim gözlerde özel bir “converter” zımbırtısı var da biz mi yanlış biliyoruz. Çok ayıp ettin hane halkı çok!

Annemi anlamakta çok güçlük çekiyorum. Sabah daha yataktan inmeden “yatağını topla” emri ile şeytan çarpmışa dönüyorum. Tamam toplayalım da içindeyken mi? Hani yataktan ineyim, elimi yüzümü yıkayıp bir uyanayım… Kalkar kalkmaz bu ifade ile karşılaşınca gün boyunca manyak gibi dolaşıyorum. Onu geçtim temizlik yapıldıktan sonra neden tuvalete girilmiyor. Böyle bir adet vardı da bize mi öğretilmedi? Madem şettiremeyecektik neden var o tuvalet? O tuvalet hiç mi kirlenmeyecek?

Daha hafta başında dolan abur cubur dolabı neden çabuk boşaldı. Ben daha sadece üç Burçak iki de kremalı bisküvi yemiştim. Gerisi nerde? Biz iki günde bitsin diye mi koyduk onları? İnsan alırken bir söyler “bak ben şunu yürütüyorum haberin olsun” diye.

Odamdaki karışıklık da gözle görülebilecek türden. Çalışma masamın üstünde kardeşimin şahsım tarafından internetten bulunacak ödevinin yazılı olduğu kağıt, gözlük, tıraş makinem, parfüm, tesbih, iki tane telefon, kart okuyucu, ney, bir adet çöpe atılmaya hazır hale gelmiş ama psikolojisi hazır olmayan zarf, sürücüsü Eren’de olup kullanamadığım webcam bulunmakta. Kanepenin üstündekileri hiç söylemeyeyim ki yerdeki çoraplardan bahsetmiyorum bile 😀

Bu yazıyı sabahın köründe (06:33)’de yazdığım hesaba katılırsa uyanınca herşeyin normale döneceğini, normal düşüneceğimi, sağlıklı kararlar vereceğimi ümit ediyorum. Şunu da çok çok dinliyorum iki gündür.

Author: Hamdi Yaman

1987 yılında gözlerimi açtığım şu küçük dünyada 2006 yılından bu yana blog yazıyorum. İnternet dünyasının bugünü ve yarını hakkında her zaman ilgili olmuşumdur.

3 comments

vallahi evde olsam keşke de annem yatağını topla komutuyla beni de irkiltse 🙂
ah ah alanya ah ah evim ah ah hamdi 😀 ah ahhh alaiye 🙂 demek yağmur var.. istanbul’da da yağmur var..

Hmm bu parçayı iki gün çok çok ben dinlesem bir ölü iki yaralı çıkardı bizim evden. Sen yine bu kadarcık huysuzlukla iyi yırtmışsın :))

Bir cevap yazın

*