Resimlerin Üzerine Yazı Yazın

Son dönemlerin internetteki en güzel ve en eğleceli olaylarından birisi de resimlerin üzerine yazı yazmaktır. Resim derken sıradan bir resim değil. Bu tür servislerde bulunan bir resimde yazı alanı vardır. Siz yazı kutusuna görmek istediğiniz metni yazdıktan sonra resmin üzerindeki yazı alanına sizin yazdığınız metni ekliyor. Karmaşık mı oldu anlatımım bilmiyorum ama şöyle bir örnek versem daha iyi anlatabilirim sanırım :). Resme dikkat edin ve de altındaki yazı kutusuna. Bu tür sitelerin zaten çalışma mantığı aynıdır. Bir resim vardır ve altındaki metin kutusuna ziyaretçinin görmek istediği metin girilir. Peki sadece bu resimle mi sınırlı? Ya da birkaç resim ile mi sınırlı bu eğlenceli iş? Cevabı tabi ki hayır. Yazının devamında içinde yaklaşık 300 tane resme yazı yazabileceğiniz iki ayrı adres mevcut.

Continue reading

Alaturka Nokia Zil Sesleri

Nokia’nın meşhur zil sesini duymuşuzsunuzdurdur mutlaka (dınıdıdıı dını dı dı dını dıdııı dıııı :)). Peki bunların zurna ya d klarnet versiyonlarını hiç dinlediniz mi? Şahsen dün akşama kadar ben de dinlememiştim. Dinledikten sonra muzip, komik ve bir o kadar da yaratıcı bir millet olduğumuzu anladım tekrar. Vatandaş işini gücünü bırakıp halk gülsün, eğlensin diye klarnet ile zil sesini çalmış hatta bunu da internette yayınlamış. Az sonra dinleyeceğiniz bu zil seslerini telefonuma yüklemeyi düşündüm bir an ancak vazgeçtim. Neden mi? Düşünün ki bankada gişenin önündesiniz. Karşınızda güzel birdişican işlemlerinizi yürütüyor. Tam o sırada klarnet sesi ile bir Nokia tonu çalsa dişican hakkınızda neler düşünür? Ya da camidesiniz ki zaten en gıcık olduğum konulardan birisi budur. Tam şevke gelmişsinizdir ki o sırada birinin telefonu böğürmeye başlar :). Neyse lafı daha fazla uzatmadan ben zil sesleri ile sizi baş başa bırakayım. iyi eğlenceler.

Continue reading

2006’nın ilginç Vakaları

Bazen hepimiz daha sonra kahkalara boğulduğumuz olaylara, hayret içinde kaldığımız başarılara imza atmışızdır. Peki 2006 yılında gazetelere manşet olan, komik ve bir o kadar da ilginç olaylara gözatmak ister miydiniz? ilk vakamız Türkiye’den. Zonguldak’da bir camide açık olan mikrofonu fark etmeyen imam ve müezzin küfürlü konuşmalar sarf ederler. Bunu duyan vatandaşlar il müftülüğüne şikayette bulunurlar. Müezzin ve imam hakkıda soruşturma başlar (:

Continue reading

Teknoloji Kimin Umrunda?

Hep diyorum şu Alanya’nın huyundan mıdır suyundan mıdır bilmem insanları çok acayip? Alanya Belediyesi tarafından caddeleri izlemek amacı ile güzel güzel kameralar döşenmişti sağa sola. Bu kameraların görüntüsünü de internet üzerinden izleyebiliyorsunuz. Buraya kadar gayet güzel. Ancak bu olayı abartıp iletişim aracı olarak kullananlar var. Memleketindeki bir tanıdığına telefon açan ve sonra kameranın karşısına geçip gülümseyen bir aile gördüm geçen gün gazetede. Bu aile için denecek tek söz var “kimin umrunda teknoloji”. Bundan sonra haftanın belli günleri ben de oraya gidip canlı canlı kendimi göstereceğim :D. Yalnız bu kamera olayı bazı durumlarda çok hoş olmayabiliyor. Mesela kız arkadaşınız ile yürüyorsunuz ve o anda kız arkadaşınızın babası kamerayı canlı canlı izliyor. Sonunu ben bile düşünemiyorum :D. Bana gelince tüm enteresanlığım devam ediyor. Dün sabahtan akşama kadar “Dertler benim olsun” şarkısını dinledim. Hatta dinlemekle kalmayıp dinlettirdim (ablam, komşular, arkadaşlar vs.). ingilizce kursum bütün hızı ile devam ediyor. Her ne kadar “she” derken karşılığını sınıfta gösteremesek de gidip geliyorum derslere. Hmm faydası da olmuyor değil :D. Yiğit ile yaptığımız kokoreçci turlarından canı çekenler varmış. Gelin abicim Alanya’ya götürmezsem adiyim (götüreceğim dedim hesabı ödeyeceğim demedim) :D. Böyle neşeli göründüğüme de aldanmayın. Derdim çok. Uludağ’da kar yok, buraya yağmur yağmıyor, internet yavaş, Beşiktaş yine yenilmiş… Neyse en büyük derdimiz bunlar olsun. Bir de aklıma gelmişken söyleyeyim Mayıs ayında Finlandiya’da yapılacak olan 2007 Eurovision yarışmasına Türkiye’den bizleri oynatan sonra Gaffur’un da dansı ile desteklediği “Çakkıdı” şarkısının sahibi Kenan Doğulu katılıyormuş. Şimdiden başarılar diliyorum. Eminim ilk üçün içinde yer alacağız. Bu yazıya başlamadan önce aklımda o kadar çok şey vardı ki yazacak, şimdi hiçbirini hatırlamıyorum :D. Heyecandan olsa gerek onun için af eyleyin efenim!

Emekliye 14 Defa Maaş Verilecek

Yeni nesil gençler kafayı iyice sıyırmışlar. Yeni nesil gençlik derken bizden de küçükleri kasdediyorum. Dün kardeşimin odasına girdim ufak bir kalem operasyonu için. Aman Allahım! Her taraf kağıtlarla dolu. Çalışma masasına, duvara ve envai yerlere ufacı ufacık notların alındığı kağıtlar yapıştırılmış. Kağıtların hepsinde fen, matematik, geometri ve daha bir kaç dersin daha formülleri yazılı. OKS’ye girecek olan bir öğrenci için normal diye düşündüm ancak gençlik iyiye gitmiyor :D. Buna kalıbımı basarım hatta. Dün akşam kurs çıkışında Yiğit ile buluştum yine :D. Gittik kokoreç satan babacana. Oturduk sohbetimizi ettik ben iki o bir yedi. Neymiş efendim ikinciyi yiyemiyormuş beyefendi. Çok doymuşmuş. Neyse dedim yeme bakalım :D. Sonra evde Fener maçını izliyorum en heyecanlısından. Ara ara “kutsal dolandırıcı” Cem Uzan’ın reklamları çıkıyor. Yani bir ara fark ettim maçı bırakıp reklamları takip ettim. Neymiş, emeklilere 14 defa maaş verilecekmiş (çüş), ÖSS kalkacakmış (hadi leyn). Yani gel de gülme :D. Fenerbahçe turu atladı onu da arada kaynamadan tebrik ediyorum ve darısı bu akşam Beşiktaş’ın başına diyorum. Dün akşam birşey daha anladım ki kaçan kovalanıyor. Birisi size pas vermiyor mu? Hiç takmayın kafanıza, yüz vermeyin, pas vermeyin, konuşmayın. Aradan iki gün geçsin sonra bakın görün nasıl gevşiyorlar :D. Hmm son birşey geldi aklıma. Şu anda kar yağıyor. Alanya’ya değil anacım siteme yağıyor. Zaten farkına varmış olmanız lazımdı ama ben yine de bir hatırlatayım. Eğer hala göremediyseniz sitenin koyu renkli kesimlerine bakınız. Yok hala görmediyseniz gidiniz en yakın gözlükçüden kendinize yakışan iki tane cam taktırın gözünüze.

Sonuna Kadar Okuyun!!!

Yeni bir güne başlarken güneşin doğamadığını fark ediyorum. Çünkü bugün hava kapalı ve yağmura hazırlıklı olmak gerekiyor. Beni ıslatmadığı sürece yağmuru pek bir severim. Ya da şöyle söyleyeyim evin penceresinden dışarıya bakıp diğer insanların ıslandığını gördüğüm sürece yağmur çok iyidir :D. Dün aklıma birkaç şey takıldı. ilki televizyon pogramları ya da radyo programları ile ilgili. Acaba neden her programda 70 milyon bizi izliyor ya da dnliyor şeklinde ifadeler kullanıyorlar. Bence 1 milyonu geçmez izleyici sayısı ancak göz göre göre yalan söylüyorlar. Ben diyebilir miyim ki bu yazıyı şu anda 70 milyon okuyor diye? Elbette diyemem çünkü aşağıda sayaç yukarıda Allah var! Televizyon kanalları da bir sayaç koysalar da görsek kaç kişinin izlediğini keşke.

Continue reading