Bilgisayarıma tıngır mıngır bir tv kartı bulmam ile birlikte televizyon izleme oranım da bir anda artıverdi. Kaç günsdür akşamları televizyonda ne varsa açıp izliyorum. Bunu yaparken gayet ciddi ve temiz bir şekilde işlerime de devam ediyorum. En çok izlediğim yayın türü elbette spor, daha doğrusu futbol. Ne kadar futbol müsabakası varsa izledim bu hafta. Televizyon kanallarından birine yorumcu olarak çağırsalar gayet güzel bir şekilde her maça yorum yapabilirdim :D. Özellikle Chelsea-Arsenal karşılaşması mükemmeldi. Neyse dağıtmadan asıl mevzuya dönelim. Futbol maçlarının yanında Oryantal Star ve Star Tv’de yayınlanan Popstar Alaturka (ismini yanlış hatırlamıyorsam) gibi starlık programlarını da izledim. Önceden olduğu gibi düşüncem hala değişmedi diyebilirim.

Yani programlar çok yapmacık geliyor bana. Oryantal Star’da kızlar çok hoş olabilir ancak aynı şeyi yaptıkları için söyleyemem. Çıkıyorsun göbek atıyorsun sonra da SMS yoluyla hazırdan star oluyorsun. E o zaman asıl oryantal starlara ayıp olmaz mı?

Bir diğeri de Popstar Alaturka demiştim. Bu yarışmanın zaten jürisi öldürüyor beni. Orhan Gencebay, Bülent Ersoy, Armağan Çağlayan ve Ebru Gündeş. Orhan Baba ve Ebru Gündeş’e diyeceğim birşey yok. Ama ya diğer ikisi… Kızın birisi çıktı şarkısını söyledi ve sonra başladı bir konuşma san’atı salonda. Bülent Hanım (bey) eline geçirdiği mikrofonu bırakmak nedir bilmiyor. Konuştuklarından da birşey anlayabilsem hiç gam yemeyeceğim. Ha bire konuşup duruyor ancak karşısındakilere hiçbirşey anlatamıyor. Bir de eski Türkçe’yi kendisine stil yapmış ki tam bir rezalet. Tamam eski Türkçe’yi kullanmak güzeldir, yeri geldiğinde biz de kullanırız ancak Bülent cicimin yaptığı düpedüz çok bilmişlik. Eski Türkçe konuşacağım diye cümlerleri anlamsız anlamsız çıkarıyor ağzından. Yok heyet-i umumi, yok umumat-ı bülbüliye… Efendim hoş olabilir bu kelimeleri kullanmak ancak dediğim gibi ölçülü olmak lazım. Zaten çok da sivri konuştuğundan lafları batıp duruyor sağa sola :D. Armağan’a gelince sigortalar alt üst oluyor. Duruş sakat, oturuş sakat, konuşma sakat… Ancak asıl sakatlık oraya çıkanlarda. Son zamanlarda bu tür yarışmalardan çıkıp da çok başarılı olan bir şarkıcı biliyor musunuz? Ya da şöyle deiyelim; Orhan Gencebay, Müslüm Gürses, Teoman, Tarkan gibi isimler mi daha çok duyuluyor ya da kalitesini daha iyi buluyorsunuz yoksa ilk popstardan çıkan Abidin, Firdevs gibi isimler mi daha kaliteli eserler koyuyor ortaya. işte bunun için kendileri sakatlar.

Olayın bir de maddi yönü var. Birinci olana şu kadar para, şu araba, bu ev… Bunlar cazip gelince de atlıyor sahneye vatandaş. Elemelerini izlemişsinizdir mutlaka bu tür programların. Ne kadar alakasız insan varsa elemelerde.Maalesef dün bu programda da anladık ki buraya gelen insanlar bu kadar rezaleti programdan alacakları 80.000YTL için yapıyorlar. Evet dün kendi ağızları ile alacakları parayı, neden bunları yaptıklarını söylediler. Hal böyle olunca biz gençler gelecekte dinleyeceğimiz şarkılar konusunda oldukça endişeliyiz. Madem star olmak bu kadar kolay ben de olayım be kardeşim :D.

Author: Hamdi Yaman

1987 yılında gözlerimi açtığım şu küçük dünyada 2006 yılından bu yana blog yazıyorum. İnternet dünyasının bugünü ve yarını hakkında her zaman ilgili olmuşumdur.

2 comments

Sis, yelpaze ile dağıtılamaz.
( JAPON ATASÖZÜ )

Bu programlarla ilgili daha fazla sayıda insanın bu şekilde düşünmesi lazım. ama malesef şu anda sayı az.

juri ile ilgili görüşlerine katılmakla beraber bu tür yarışmaların adam gibi bir juri ile yapıldığında yararlı olacağını düşünüyorum 🙂 mesela teoman ‘ da bir rock yarışmasında 1. olup sanatçı oldu roxy’idi sanırım 🙂

Bir cevap yazın

*