Dün balkonda çay içeriken fark ettim mahallemiz sanki Türkiye’nin dört bir yanına elektrik dağıtımı yapıyorcasına direkler ve tellerle dolu. Tüm mahalle ve sokaklarda tellerin yer altına alınıp bizim mahellemizin es geçilmesini tüm uzuvlarımla kınadım. Asıl fark ettiğim ise bu direklerin herbirinin dibi mesken olarak kullanılıyor. Marketçi fazla gelen eşyalarını direğin dibine koymuş. Arka sokakta gördüm teyzeler çamaşır sermek için kullanıyorlar. Aslında bunlar çok fonksiyonlu olup metal ve beton türleri mevcut.

Mahallenin simitçisi aslında bulunduğu kaldırımda değil de karşıdaki kaldırıma geçse daha fazla iş yapacak. Şöyle ki insan trafiği daha kalabalık karşısındaki kaldırımda ve insanların bir kısmı simitçiyi görmediği için pastaneye girip simitlerini ordan alıyorlar. Ben ben olalı pastaneden simit aldığımı hatırlamıyor, kaldırım esnafına katkıda bulunuyorum.

Aylardır kullandığım fotoğraf makinemde “p” modunun olduğunun da farkına vardım. Flu dedikleri olayı yaparım bundan sonra büyük ihtimalle. Son birşey motorum pislikten bozulmak üzere, kir tabakası ile kaplandığını da akşam fark ettim.

Author: Hamdi Yaman

1987 yılında gözlerimi açtığım şu küçük dünyada 2006 yılından bu yana blog yazıyorum. İnternet dünyasının bugünü ve yarını hakkında her zaman ilgili olmuşumdur.

2 comments

Bizim ülkemzde değişim yapmak gerçekten cok zor. Hatta imkansız, o nedenle insanlarımız artık özdeşleşiyorlar herşeyle.

Bazı şeylerin geçte olsa farkına varmak güzeldir…Belki değişmeyecek, belki de değişecek şeyler ama bilmek ve elinden geleni yapmak yeterli…

Bir cevap yazın

*