Samsung Note3 Wi-Fi Kopma Sorunu

Samsung Note3 telefonum ilk günden beri (Android 4.4.2) wi-fi bağlantısı aktifken ara ara bağlantıyı koparıyordu. Her güncellemede bağlantıdan çıkma sorunu sıklaştı. Şimdi Android 5.0’a güncelledim ancak sorun olduğu gibi devam ediyor. Bugüne kadar elle kendim IP vererek, DNS değiştirerek, fabrika ayarlarına döndürerek ve forumlarda, sayfalarda yazdığı gibi onlarca öneriyi yaparak denedim. Maalesef hiçbir sonuç elde edemedim.

İki gün önce wi-fi ayarlarını kurcalarken tesadüfen “gözümün önündeki” çözümü buldum. Gözümün önündeki diyorum çünkü sorunun neden kaynaklandığını buldum. Sorun wi-fi bağlantı hızı düşünce otomatik olarak mobil veri bağlantısına geçmesinden kaynaklanıyormuş oysa ki. Zaten matah bir bağlantı hızımız varmış gibi hız düşünce otomatik mobil veriye neden geçirmek isterim onu da bilmiyorum. Şimdi çözüme geliyorum:

Ayarlar>Wi-Fi bölümündeki “Akıllı ağ anahtarı” onayını kaldırıyoruz. Bu kadar, zaten gözümüzün önündeki dememin nedeni de buydu. Elin mühendisi açık açık yazmış oraya; internet bağlantı hızın düşerse kopar diye, biz de halt etmişiz.

wpid-screenshot_2015-02-21-13-09-21.png

Samsung Note3 Android 5.0 Lollipop Güncellemesi

Performans  ve  tasarım olarak büyük bir yenilikle karşımıza çıkmasını beklediğimiz Android 5.0 Lollipop sürümü Samsung cihazlara yavaş yavaş gelmeye başladı. Bunlardan bir tanesi de Note3 oldu. Geçtiğimiz haftalarda N900 cihazlar için bir güncelleme sızmış ve birçok internet sayfasında bu paket yayınlanmıştı. En güvenilir kaynak olan Sammobile ise bu hafta güncellemeyi yayınladı. Güncelleme ilk olarak Rusya üzerinden geldi. Yani Rusya Rom’u yayınlandı. Bu güncelleme paketinin ülkemizde kullanılar N9000Q cihazlara kurulmasında da bir sakınca yok. Şimdi oturup laf kalabalığı yaparak güncellemenin nasıl yapılacağını anlatmayacağım, bu konuyla ilgili Google’da yüzlerce sayfa var. Ben biraz daha güncellemeden sonraki farklara göz atacağım.

wpid-screenshot_2015-02-07-12-31-18.png

Tasarım olarak material dizayn Android 5.0’ı belki de kızlar kadar tatlı kıldı. Tasarım olarak zaten en başından beri ilgimi çekmişti. Ancak kullanılabilirlik olarak test etme şansım olmadığı için biraz merakla bekledim.

Kullanılabilirlik açısından oldukça başarılı bir arayüze sahip. Samsung’un kendi özelliklerinin de birleştiği bildirim paneli harika olmuş. Özellikle ekran kilidindeyken gelen bildirimlerin görüntüsü çok güzel. Bunun yanında Facebook uygulamasında gezinirken Whatsapp’a ya da mesajlara ya da farklı bir uygulamaya bildirim gelirse küçük bir baloncukta ne olduğunu gösteriyor. Birden fazla ekran açma özelliği güzel… Gerisi Android 5.0 özelliklerine kalmış güzellikler.

Asıl merak edilen konu performans olsa gerek. Açık söylemek gerekirse Android 5.0 sistem performansı Note3 ile oldukça başarılı. Donma, takılma ya da buna benzer herhangi bir sıkıntı yok. Kamera odaklanması hızlanmış…

Ben asıl eksilerden bahsetmek istiyorum, hatta bunları maddeler halinde yazmak istedim:

  • Şarj perofrmansı düşmüş. Artmasını beklerken düşmesi çok saçma olsa da konuya bir ek güncelleme ile el atacaklarını düşünüyorum. Aynı sorun S5 telefonlarda da var.
  • Sessiz mod diye birşey yok. Hatta ve hatta önceki sürümde güç tuşuna basılı tutunca ekrana gelen sessiz, titreşim seçenekleri de yok.
  • Wi-Fi kopma sorunu aynen devam ediyor, donanımsal olduğunu düşünmüyorum.
  • Flash videolara elveda

 

Android Kitap Okuma İçin Uygulama Önerileri

RSS okuyucum ve günlük internet sayfalarındaki haberler dışında uzun uzadıya yazı okumayı sevmeyen bir yapım var kendimi bildim bileli. Yani demek istediğim kitap okumayı pek sevmezdim, sevsem de “okuma” dediğimiz eylemi gerçekleştirmek için gerçekten kendime karşı büyük mücadeleler verdim. Şu yaşıma (27) kadar okuduğum kitapları ezbere sayabilirim; o kadar az yani. Lakin bir gün geliyor bir ışık ile kitap okumaya başlıyor insan hem de birçok şeyin önüne geçerek. Siz deyin heves ben diyeyim iyi bir kafa dağıtma, kitap okumak güzel.

Kitapları okumaya gelince; yaklaşık bir aydır Charles Bukowski, Kinyas Kartal ve Kahraman Tazeoğlu gibi isimleri okudum ki Bukowski’ye tam gaz devam. Kitapların bir çoğu e-kitap formatında yani telefonumdan okuyorum. Her ne kadar gerçek kitap tadı olmasa da akşam otururken cebimden çıkartıp okumam kolay oluyor. Yanımda ekstra birşey taşımama gerek kalmaması belki de cezbediyor. Bu kitapları okumak için de Android telefonumda bazı uygulamalara ihtiyaç duydum. Bunları derleyip sizlerle de paylaşmanın yerinde olacağını düşündüm.

1- Adobe Reader

Eğer okuyacağımız kitap PDF formatında ise kesinlikle ilk yüklenilmesi gereken uygulama Adobe Reader olacak. Sayfa geçişleri, okuma modları, kaldığı yerden devam etme, sayfa işaretleme, arama yapma özellikleri ile kullanıcısına birçok seçeneği aynı anda sunabiliyor. Özellikle kitaptan taratma olmayan, metin olarak PDF’e aktarılmış olan kitaplarda yazı boyutunu ayarlama opsionu okumayı kolaylaştırıyor.

assss

2- Aldiko Book Reader

Elektronik kitap formatı olan epub uzantılarını açmak için gerekli olan uygulama. Aşağı yukarı Adobe Reader ile aynı özellikleri taşıyor. Farklı iki sürüm olarak sunuluyor. Sürümün bir tanesi ücretsiz bir tanesi ücretli… Ücretli olan sürümünde metin paylaşımı, önemli yerleri işaretleme, not alma özellikleri bulunuyor ancak epub formatındaki kitapların birçoğu şifreli olacağından dolayı bu bahsettiğim fonksiyonları yerine getirmek biraz güç olabilir.

aldiko

Aldiko ile ilgili bir ilave bilgi vermemde fayda olacak. Eğer D&R’dan bir e-kitap alırsanız sizi kendi uygulamasını yüklemeye davet edecek ancak D&R’daki arkadaşlar telefon ve Phabletleri yok sayıp bu uygulamayı sadece tabletler için düzenlemişler. Haliyle D&R’dan e-kitap aldıktan sonra telefonunuzda bu şekilde bir sürpriz ile karşılaşmanız mümkün. Bu sürpriz ile karşılaşırsanız Aldiko’yu kullanabilirsiniz. Ancak D&R’dan aldığınız kitabı direkt Android cihazınıza indirmenizi tavsiye ederim aksi taktirde başka kullanıcı tarafından açıldığı yönünde bir hata veriyor.

3- Keep Screen On

Bu uygulamayı anlatmaya geçmeden önce Samsung son seri telefonlarında sunulan “okuma modu” özelliğinin çok çok çok gereksiz bir seçenek olduğunu anladım. Sadece sayfa arkaplanını biraz daha gözü az yoran bir renge ayarlıyor ancak ekranın kapanmaması gibi bir durum söz konusu değil. Misal okuma modu açık olduğunda beklentim kitap uygulamarından biri açık olduğunda ekranın kapanmamasıydı (Aldiko bu özelliğe sahip). Keep Screen On önceden belirlediğimiz herhangibir uygulama açıkken ekranı kapatmıyor. Uygulama açıldığında otomatik devreye girdiği gibi uygulama kapandığında da yine kendi kendine devreden çıkıyor. Tam bir esnaf çocuğu.

4- Google Keep

Google not alma uygulaması ile kitaplardan notlarımızdan çıkardığımız notları kolaylıkla saklayabiliriz. Renklendirme, arşivleme gibi detaylı özellikler işleri kolaylaştırırken masaüstü ortamdan da ulaşma şansımızın olması büyük nimet.

wpid-screenshot_2014-09-05-19-36-17.png

 

Android Facebook Otomatik Video Oynatımı Kapatma

Facebook geçtiğimiz günlerde yayına alabileceği o kadar güzel özellikler varken saçma ve bir o kadar da gereksiz otomatik video oynatma özelliğini devreye aldı. Bu özellik sayesinde de data kullanımları arttı. Özellikle mobil data paketi kullananlar zarar gördü bu durumdan. Yeni uygulama guncellemesi ile bu sıkıntıya son veriyoruz. Android için uygulama ayarlarına girip “video otomatik oynatım” bölümünü seçiyoruz. Eger data paketini kullanmamak istersek sadece wi-fi seçeneği, tamamen kapatmak istersek de kapalı seçeneğini işaretliyoruz.

image

Samsung Galaxy Note 3 Arama Sonrası Ekran Kararması

Yaklaşık 7 aydır Samsung’un Galaxy Note 3’ünü kullanıyorum. Her yönü ile telefondan memnunum bunu en başta belirtmek isterim. Hatta şu ana kadar Sony Xperia S, Xperia X10, Galaxy S4, S3 de dahil olmak üzere kullandığım en performanslı telefon diyebilirim. Ta ki telefonun yaklaşık bir aydır yüz gösteren ya da benim bir aydır farkında olduğum ekran kararma sorununa kadar.

Sorun; sesli görüşme yaptıktan sonra ekranın kararması çok çok düşük bir aydınlatma ile çalışması ve bu durumun güç düğmesi ile telefonu bekleme konumuna almadan geçmemesiydi. Hem yerli hem de yabancı Android kaynaklı sitelerden durumu araştırdım, sorun aynı HTC One’daki gibi genel bir durumdu. Yani birçok kişi bu durumdan şikayetçi. Kimisine göre sorun sensörün arızalı olmasından kimisine göre de sensöre toz kaçmış olmasından kaynaklanıyordu ancak bana göre böyle değildi.

Mantıklı düşünecek olursak sensörden donanım kaynaklı bir problem olsa yüzüme telefonu götürdüğümde ekran kapanmazdı ki bu görevini fevkalade yerine getiriyordu. Ancak yine de emin olmak için sensör test ekranını *#0*# ile açtım ve Proximity Sensor değerlerine baktım ve tepkilerine baktım. Herşey gayet iyi durumdaydı. Yani sorun kesinlikle donanım kaynaklı değildi.

Yazılımsal olarak da telefonumu Android 4.4.2’ye güncelledikten sonra da bu durumun olmadığını fark ettim. Sonra uygulama yöneticisinden son bir ayda yüklediğim ve güncellediğim programları kaldırıp denedim ancak sorun yine devam etti. Son olarak ise Samsung Push Service güncellemerini kaldırıp fabrika versiyonuna geri döndürdüm. Sorun düzeldi. Hatta emin olmak için uygulamanın güncellemesini yapıp tekrar sorunu denedim ve sorun aynen geri döndü, kaldırınca da sorun ortadan kalktı. Durumu Samsung’a ilettim ancak geri dönüş henüz yapılmadı.

Aynı sorunu siz de yaşıyorsanız bu yolu mutlaka deneyin, Samsung Push Service güncellenmeden de çalışsa çok bir sorun olmaz.

 

SM-N9000Q Samsung Note 3 KitKat Güncellemesi

Uzun bir süredir Samsung’un diğer ülkelere dağıtıma açtığı Exynos işlemci tabanını taşıyan N900 serisi cihazların Android 4.4.2 güncellemesi ülkemizdeki Note 3 modeli olan ve aslında N900 serisinden bir farkı olmayan, yine bu aileye mensup N9000Q için nedense kaç aydır güncellemeyi vermedi. Diğer ülkeler ikinci güncellemeleri başladı ancak Türkiye’de hala Android 4.3 mevcut.

Samsung’a Twitter’dan birkaç gün önce bir taş attım:

Ekran Alıntısı

Her zamanki gibi firmaların kaçamak cevaplarını verip yollarına devam ettiler ben de devam ettim. İstiyorum ki Türkiye Rom’unu kullanayım, ihanet etmeyeyim. Lakin asi liseli ruhum buna engel oldu. (Aşağıdaki işleme başlamadan önce cihazınızı yedekleyin, doğurabileceği aksi sonuçlardan dolayı beni sorumlu tutmayınız)

  1. Sammobile’dan diğer Rusya için dağıtılan ve N900 serisi için paketlenen Rom’u buradan indirdim.
  2. Odin’in 3.09’u buradan indirdim.
  3. Buradan Samsung sürücülerini indirip kurdum
  4. Odin’i açtım, telefonumu donwload moduna aldım (ses kısma+home+güç tuş kombinasyonu), biraz bekleyip sürücülerin yüklenmesinin ardından Odin’de hazır anlamına gelen mavi alanı gördüm
  5. PDA, CSC, Modem belki bir diğer deyişle AP, CP, CSC butonlarına tıklayıp indirdiğim ve RAR’dan çıkarttığım Rom dosyasını seçtim herbiri için
  6. Kesinlikle Re-Partition seçili olmayacak!
  7. Start’a bastım, telefon ekranımdan ve Odin ekranından yüklemeyi takip ettim ve güncelleme sorunsuz tamamlandı.

 

Note 3 442.png

Panik yapmamanız için hatırlatmam gereken birşey var. Güncelleştirmeyi yapmadan önce cihaz bilgilerinde Model Numarası satırında SM-N9000Q yazacaktır güncellemeden sonra SM-N900 yazacaktır. Korkmayın, bu cihazın adı sanı budur zaten. Güncellemeden önce Download moduna aldığımızda bile sol üst köşede N900 yazacaktır.

Yüklediğimiz bu Rusya Rom’u ile beraber iki tane Rusça uygulama geliyor ve bunlar haliyle silinemiyor. Merak etmeyin Samsung zahmet edip Türkiye Rom’unu çıkarttığında aynı yöntemle onu yükleyeceğiz.

Güncellemenin ardından çok fazla inceleme şansım olmasa da performans artışı kesinlikle var. Bildirim panelindeki simgeler renkli değil beyaz yapılmış (şart değildi). Kilit ekranına kamera için hızlı erişim butonu eklenmiş ki güzel olmuş.

Son bir hatırlatma bu yaptığımız işlem cihazınızı garanti dışına çıkarmaz, Samsung’un resmi yazılımını yüklüyoruz.

 

Android: Kişiselleştirme İçin 5 Öneri

Android işletim sistemini üstün kılan özelliklerinden bir tanesi kişiselleştirmenin üst seviyede yapılabilmesidir. Duvarkağıdı, kilit ekranı, simgeler, arayüzler ve tabi ki “widget” dediğimiz küçük araçlar… Bu özellikler iOS7 ile gelmiş gibi görünse de Android’in bu noktada bir üstünlüğü söz konusu. iOS’un genel yapısı ile çok fazla oynama yapmak mümkün değilken Android içerisinde neredeyse tüm yapı ile oynamak mümkün. Bundan dolayı da hem görsellik anlamında hem de kullanabilirlik anlamında her kullanıcı kendi tarzını oluşturabiliyor.

Bu hafta kilit ekranları üzerinde kendi ihtiyacımdan dolayı biraz araştırma yaptım. Kilit ekranı bildirimlerinde iOS daha kullanışlı olsa da birkaç özelleştirme ile Android bu sorunun da üstesinden geliyor. Yazı içinde de bahsedeceğim Android 4.2 ile birlikte gelen “çoklu widget” desteği ile kilit ekranına yapılan eklemeler ile üstün kullanım imkanı sağlıyor. Şimdi hep birlikte özelleştirme ile ilgili notlarıma bakalım.

1- Duvarkağıdı

Zedge, başta olmak üzere yüzlerce duvarkağıdı olsa da ben en güzel duvarkağıdı aracının Google Görseller olduğunu düşünüyorum. Anahtar kelime türüne göre daha kolay duvarkağıdı bulunmasını sağlıyor. Sadece burada dikkat edilmesi gereken bir nokta var; Full HD çözünürlüğe sahip yeni telefonlarda netliği yakalamak. Bunun için de arama kriterlerine 1080×1920 ibaresini eklemek faydalı olacaktır. Bu çözünürlükte indirilecek bir duvarkağıdı resmi mükemmel olacaktır.

Google Görsellerde yapılmış bir arama

2- Kilit Ekranı

Android 4.2 ile birlikte kilit ekranı üzerinde sadece resim değişikliği değil bunun yanında widget ayarlamarı da yapılabiliyor. Bu sayede kilit ekranında da bildirimleri almak mümkün oluyor. Duvarkağıdı notumdaki herşey kilit ekranı resmi için de geçerli.

Widget noktasında ise öncelikle nasıl yapıldığından kısaca bahsedeyim. Ayarlar’dan Ekran Kilidi ayarlarının olduğu seçeneğe gelip “çoklu widget” özelliğini aktif hale getiriyoruz. Ardından kilit ekranında saati sola veya sağa doğru kaydırıyoruz. Çıkacak olan “+” simgesine bastığımızda da cihazımızda kilit ekranında desteklenen widgetler listeleniyor. Buradan istediğimi seçip yerleştirebiliyoruz. Kilit ekranı widget desteğinin kullanımı ana ekran ile aynı.

Bildirimleri de alabilmek mümkün ancak bunun için iki ufak eklentiye ihtiyacımız olacak. DashClockWidget ve DashNotifier for DashClock eklentilerini indirdikten sonra kilit ekranında gerekli ayarlamaları da yaptıktan sonra bildirimlerimzi görebilmemiz mümkün.

dash

DashNotifier, saat görünümünü, tarih görünümünü değiştirebiliyor. Bununla birlikte gelen bildirimleri ister detayları ile istersek de detayları olmadan ana ekran üzerinde gösterebiliyor. Her uygulama için ikon özelliği bulunuyor böylece bildirimleri görmek daha da kolaylaşıyor. Ayrıca markaların kendi kilit ekranı uygulamalarının yapısını da bozmadan entegre edilebiliyor. Uygulamanın tek eksiği açık renkli bir arkaplan kullanılıyor ise zor görünüyor.

3- Launcher/Tema

Launcher, Android’de kullanıcı arayüzünü barındıran sistemin adı. Tema olarak da adlandırabiliriz aslında. Play Store’da yüzlerce launcher uygulamasını bulmak mümkün. Simgeleri, ana ekranı, ekran araçları, kilit ekranları ve daha fazla alanı kapsayan bir kişiselleştirmeyi ön plana çıkarıyor “launcher”.

launcher

Her üreticinin kendine uyarladığı arayüzler olabiliyor. Bunları da yine internet üzerinden bulup kendi telefonumuza yüklemek mümkün. Temelinde Android olduğu için hepsi birbirine benzeyen bu arayüzlerin en kullanışlı olanları ise Play Store’da sunulanlar oluyor.

Daha fazla esneklik ve daha fazla görselliği kullanıcıya sunuyor. Tabi bazıları da daha fazla pil tüketimini maalesef tetikliyor.  Şöyle birkaç tanesine göz atacak olursak:

Bu listede yer alan ya da almayan herhangi bir launcher kullamanız durumunda ise cihazınızda üretici tarafından hazırlanmış bir launcher özelliği var ise bunu kullanamayacağınızı ise önemle hatırlatmak isterim. Kaldırılması durumunda ise bu durum ile de karşılaşılmayacaktır.

 

 

 

4- Widget

Android’i Android yapan, iOS’tan kullanıcıları en fazla çeken özelliği widgetlar, masaüstü bilgisayar mantığındaki gibi uygulamaların kullanıcıya anlık bilgi akışını sağlayabildiği bir kısayol, bir araç aslında. Hava durumundan takvime takvimden el fenerine el fenerinden hızlı aramalara, gazetelere, sosyal ağlara kadar aklımıza gelebilecek her uygulamanın bir widget’ı var. Kesinlikle Android’de daha hızlı işlem yapmayı veya bilgi almayı sağlıyor.

wpid-Screenshot_2013-12-14-17-44-52.png

5- Klasör Düzeni

Küçüklüğümden bu yana ev içerisinde olmasa da elektronik cihazlarımda ve arşivlemelerimde düzenli biri olmaya gayret etmişimdir. Android gerek ana ekranda gerekse menü içerisinde uygulamaları klasörlerin içerisinde toplamaya izin veriyor. Çok önemli bir özellik gibi görünmese de çoğu zaman hayat kurtarıcı bir yapısı vardır. Uygulamalara daha hızlı erişim, kalabalık yapmama gibi. Menümü tek ekrandan takip ettiğimi söyleyebilirim kendi telefonumda.

wpid-Screenshot_2013-12-14-17-44-36.png

Google Play Store Uygulamaları Masaüstüne Nasıl İndirilir?

Android kullanıcıları olarak hergün binlerce uygulamayı eski adıyla Android Market’den yeni adıyla Google Play Store’dan keyifle telefon ve tabletlerimize indiriyoruz. Bazı zamanlarda ise APK formatında bu uygulamalara ihtiyaç duyabiliyoruz. Bunu telefon üzerinde yapan uygulamalar olsa da bilgisayardan yapmak biraz uğraştırıcı olabiliyor.

Google Play Store içinde yer alan uygulamalardan herhangi birine APK formatında bilgisayarımıza indirmek istediğimiz zaman APK Downloader sayfasına gitmek yeterli olacak. Burda üç adımla indirme işlemimizi güvenli bir biçimde gerçekleştireceğiz.

apk-downloader

  1. Adres kutusuna Google Play Store uygulama adresini giriyoruz
  2. Generate Download Link düğmesine basıyoruz
  3. Yeşil renkli indirme düğmesine basıyoruz.

Mobil İşletim Sistemi Pazarında Bizi Neler Bekliyor?

2006 yılında Nokia’nın 6630 model efsane telefonunu aldığımda Symbian işletim sisteminin harika olduğunu düşünürdüm. Her ihtiyacıma karşılık veriyordu çünkü. Sonraki yıllarda ise arka arkaya çıkan akıllı telefonlar bu efsaneyi yok etti. Tekerlek o kadar hızlı döndü ve dönmeye devam ediyor ki nereye gideceği hakkında hiçbirimizin tahmini yok. Şimdi ise yıl 2013 ve değişik akıllı telefonlar için işletim sistemlerini konuşuyoruz. Muhtemelen 2014’te de arka arkaya çıkan yeni sistemleri tanıtıyor olacağız, test edeceğiz. Bizleri neler beklediğine ise beraber bir göz atalım.

Ocak ayında, çıkacak olan Ubuntu Mobile sürümünün ortalığı biraz karıştıracağından bahsetmiştim. Nexus cihazlar için bir sürümü çıkan Ubuntu henüz çok bir hareket göstermese de en büyük paylardan birini alacağını düşünüyorum. Kullanım rahatlığı, masaüstü platformlarla senkronize çalışma özelliği ve Ubuntu’nun masaüstü işletim sistemlerinde sunduğu avantajları seven potansiyel kullanıcı sayısını göz önünde bulundurursak iddialı olacaktır. Ubuntu’nun arayüz albenisi de üst düzeyde. Ne Android kadar karışık ne de iOS kadar basit, tam ikisinin ortasında… Bunun yanında HTML5 desteğinin olması uygulama geliştiricilerine de cazip geliyor.

phone-photo-hero

[alert-note] Ubuntu’yu indirip denemek isterseniz buradan ulaşabilirsiniz. [/alert-note]

Android’in en büyük destekçisi Samsung uzun süredir üzerinde çalıştığı işletim sistemi Tizen ile atağa kalkmaya hazırlanıyor. Tizen hakkında çok çeşitli söylentiler var. Samsung’un telefonlarında kendi işletim sistemini kullanacağını açıklayan birçok dedikoduya şahit olduk. Hem Android hem Tizen ile yola devam edeceğini söyleyenler de var. Ancak en gerçeğini geçtiğimiz günlerde Samsung genel sekreterinin Firefox OS ile işbirliği yapabileceğini söylemesi ile duyduk. Her iki işletim sistemi de aynı Ubuntu gibi HTML5 destekli olması büyük avantaj sağlıyor. Yani Javascript, HTML5 ve CSS bilgisi olan herkes uygulama geliştirebilecek.

-FF-OS

Tizen ayrıca 36 tane yeni üye ile desteklendiğini duyurmuştu. Bu üyeler; Panasonic, Sharp, TrendMicro, Konami, eBay, McAfee gibi listeyi uzatabileceğim büyük markalardan oluşuyor.  Benim tahminime göre ise zaten Linux tabanlı olan Android’i sevdiren bir marka olarak ön plana çıkan Samsung’un görsellik ve detay anlamında çok fazla değişiklik göstermeyen Tizen’e müşterilerini ikna etmesi çok da zor olmayacak. Ayrıca Firefox OS ile gücüne güç katabilirse pastadan büyük bir dilim alacak.

Bir diğer sağlayacağı fayda ise uygulamaların daha stabil çalışması olacak. Aynı iOS gibi yazılım sadece bir cihaz için oluşturulacak. Android için en büyük handikap yazılımın değişik marka ve modeldeki yüzlerce cihaz için üretilmesiydi. Haliyle bir cihazda düzgün çalışan bir uygulama bir diğer cihazda hatalar verip farklılıklar gösterebiliyordu. Böylece tizen bunun da önüne geçmiş olacak.

Bu gelişmeler ama öyle ama böyle bir şekilde Android’i etkileyecek. Belki söyleyeceğim şey şimdilik bir “uydurma” olarak kalabilir ancak belki beş yıl sonra Android Nexus ve Motorola cihazlar tarafından tercih edilen bir işletim sistemi olabilir. Tizen gibi diğer markalar da kendi yazılımlarını geliştirebilirler ve bu anlamda Android’i tek başına bırakabilirler. Tabi Android sadece telefon, tablet değil akıllı televizyon, akıllı saat, akıllı gözlük ve diğer akıllı cihazları için de kullanıldığı için bir avantajı olacak ama yine de kan kaybı yaşayabilir. Bu söylediklerim tabi ki Google’ın atacağı adımlar ile daha değişik bir pozisyona gelebilir. Hatırlarsak bir zamanlar Nokia gereken adımı atmadığı için Symbian ile birlikte neredeyse silinmişti. Google benzer bir hata yapar mı bilinmez tabi.

android

Yeniden piyasaya tutunma çabasında olan Windows Mobile ise Nokia ile yaptığı işbirliği ile hayat buldu ve yaralarını kısmen de olsa sardı. Özellikle kurumsal anlamda ciddi çalışmaları olan Windows Mobile son zaman diliminde kişisel kullanıma da önem verdiği için Nokia’nın güçlü fotoğraf çekim özelliğine sahip cihazları ve bunun yanında yenilenen kullanıcı arayüzü ile farklı bir kullanım deneyimini kullanıcılarına sunmayı hedefliyor. Yine de hızlı gelişen bu piyasada şu anki konumunun çok ötesine geçemeyeceğini tahmin ediyorum.

Apple tarafına geldiğimde ise biraz daha büyüme görülebilir. Linux tabanlı işletim sistemlerinin kendi aralarındaki kavga ve rekabetten yorgun düşeceklerinden dolayı yine kazanan, işin içinden sıyrılıp giden iOS olacak gibi görünüyor. Hem işin kaynağını yiyecek hem de büyüme rakamlarını elde edecek. Tizen gibi tek cihaz için tek işletim sistemi mantığını en baştan beri kanıksayan yapısı ile tecrübesini birleştirince sadece akıllı telefon değil, tablet, saat vb. cihazlarda da liderliği göğüsleyebilir. Zaten şu anki ekonomik segment ürün çalışmaları ile tabanını oluşturdu.

ios

Toparlayacak olursak 2014 ve sonrasında mobil işletim sistemleri arasındaki rekabet daha da kızışacak. Pastaya elbette yeni giren rakipler olacaktır. Her ne kadar şu anda Android işletim sistemi ile flört halinde olan bir Facebook görsek de bir süre sonra pastadan payını almak isteyen bir Facebook ile karşılaşabiliriz. Şimdilik Android cihazlar kullanıyorum ve destekliyorum ancak önümüzdeki günlerde Ubuntu, Tizen gibi farklı sistemlere avantajlarına göre ben de geçebilirim (: Bu yüzden hiçbirinin garantisi yok, görüşmek ümidiyle…

 

 

 

 

 

 

 

 

Facebook Videolarını İndirme

Paylaşım siteleri artınca içerik toplama huyumuz da bir hayli gelişti. Beş yıl öncesinde bilgisayarın D sürücüsüne yapılan mp3 arşivleri veya kiralanan korsan film cdlerinin alınan kopya arşivleri yerini şimdilerde paylaşım sitelerinin içeriklerini indirme servislerine bıraktı. Youtube açıldıktan kısa bir süre sonra “youtube video indirme” anahtar kelimeleri bir deyim oldu diyebilirim. Ben bile nasibimi aldım bazı yazılarımla

Youtube ve diğer video servisleri yetmiyormuş gibi Facebook geldi ardında. Milyonlarca Fecebook servisi, indirme aracı, yedekleme eklentileri derken çöplüğe döndü yine her yer. Sonrasında ise Facebook gerek sistem yapısındaki değişiklikler ile gerekse gizlilik ayarları ile bu servislerin birçoğunu kullanılamaz hale getirdi. Yine de huylu huyundan vazgeçmedi ve Facebook videolarını indirmek için bazı araçları bizlere sundu.

Downvids

downvids

Aynı zamanda Youtube videolarını indirmeye de yarayan araç Facebook videolarının adreslerini yazmamız ile birlikte indirmemize olanak sağlıyor. Video linkini ise şu şekilde alma gerekiyor:

https://www.facebook.com/photo.php?v=1015097786275377

Güzel bir de Android uygulamasına sahip. Uygulamanın geliştiricisi ise Muhammed Demircioğlu.