En başta tabi ki şu anda içinde gezdiğiniz sitem yıla damgasını vurdu. Mart 2006’da başladığı yayın hayatından sonra Google, Yahoo gibi devlerin peşimden koştuğunu bütün alem-i internet biliyor :D. Daha sonra yükselen çıta ile birlikte şöhret kendiliğinden geldi. Her gittiğim yerde gazeteciler, röportaj yapmak isteyen cici hatunlar ve dahası. Ancak ben bu kadar şöhret olmayı hiçbir zaman sevmemiştim ve sevmeyecektim de. Ne yaptım? Siteyi “Türkiye interneti Lüzumsuz Kullananlar Derneği” adına hibe ettim. Evet efendim hepimiz biliyoruz ki böyle bir bilgi tamamen yalan. Google benim peşimden koşsa ne işim var buralarda :D. Satarım Youtube gibi 1.65 milyar dolara. Hmm aslında satmam. Neden mi? Çünkü günlüğüm benim en önemli varlıklarımdan birisi. Güzel insanlarla sürekli muhabbet içindeyim site aracılığı ile. Neyse lafı uzatmayalım. Bu yazımızda 2006 yılında isim yapan, adı dillerden düşmeyen sitelerden birkaç tanesine bakacağız. Yukarıda yazdıklarımı da unutun, hepsi yalan :).

2006 yılının belki de daha sonraki tarihlerin en önemli olayına imza atıldı Google tarafından. 1.65 milyar dolar gibi deli bir paraya Youtube‘yi satın aldı. Bu olay dilden dile dolaştı, haber bültenlerini süsledi, bilgisayar dergilerinin kapak konusu oldu. Youtube dört arkadaşın kendi videolarını paylaşmaları için kurdukları bir siteyken dünyanın en popüler siteleri biri haline gelmesi ve Google‘ın böyle bir serveti harcayarak Youtube‘yi bünyesine katması hiç şüphesiz 2006’nın en büyük internet olayı ve en çok damgasını vuran olaydı. Bir taraftan Youtube de dünyanın en büyük video paylaşım sitesi durumunda.

Bir diğer çılgınlık da MySpace‘den geldi. MySpace, amatör müzisyenlerin kendi parçalarını tanıtma, diğer insanların dinlemesine olanak sağladı. Yani MySpace hesabı olan bir kişi yapıtlarını kendi kişisel sitesine koyabiliyor. Bu da 2006 yılı için önemli gelişmelerden birisi.

internet’in diğer devi Yahoo da diğerleri gibi boş durmadı elbette. Amatör sanatçıların 8müzik, resim vb. dallarda) kendilerini göstermeleri için yarışmalar düzenleyen “bix” isimli siteyi saflarına geçirdi. Bununla kalmayıp çağa ayak uydurarak video paylaşım servisini açtı.

Bunlarla sınırlı kalmadı tabi ki gelişmeler. Önemli ölçüde bloglarda da patlama oldu. Blogları arşivleyen Technorati’de kayıtlı blog sayısı 50 milyonu aştı (aboo) :).

WordPress dünyası yeni sürümlerle karşılaştı. WordPress MU sürümü ile sitesini blog servisi yapmayı düşünenler için bir ortam oluşturdu. WordPress Türkiye sayfası yenilendi. Ayrıca ücretsiz blog hizmeti veren WordPress’in Türkçe sayfası yayınlandı.

En önemlisi Türkiye’de internet kullanıcılarının sayısı gün geçtikçe arttı ve artmaya da devam edecek. Şöyle baktığınızda internet ve teknoloji açısından üç sene konumumuz ile şimdiki konumumuz arasında dağlar kadar fark var. Şimdilik belki çok adımız duyulmuyor internet dünyasında ancak bu duyulmayacak anlamına da gelmiyor. Bunun en iyi örneğini Pardus veriyor.

Author: Hamdi Yaman

1987 yılında gözlerimi açtığım şu küçük dünyada 2006 yılından bu yana blog yazıyorum. İnternet dünyasının bugünü ve yarını hakkında her zaman ilgili olmuşumdur.

4 comments

Hamdi doğru söyle kardeşim benden esinlendin değil mi?(Alem-i internet yazım) 🙂
Şaka şaka güzel olmuş değerlendimen…

2006 ya senin siten damga vurmus olabilir ama, yeni yılda benimkisinin karşısında fazla tutunacağını zannetmiyorum 🙂

Bir cevap yazın

*