Janjanlı, Sade ve Duygusal Duvarkağıdı

Gece gece canınız sıkılırsa ne yaparsınız? Ya oyun oynarsınız ya da benim gibi Photoshop’u açıp birşeyler karalarsınız. Şöyle düşündüm ne yapabilirim diye. Hem sade olacak, hem janjanlı olacak, hem de duygusl olacak. Bunların hepsi bir arada olacaktı yani :D. Nasıl olacaksa artık koyulduk boyamaya siyah ve beyaza. Sonra yavaş yavaş ilerledim derken bir baktım ki Winamp’da Nazan Öncel’in harika parçası 7n Bitirdin çalıyor. Başındaki şiiri zaten bitiriyordu beni. Onu da koyunca yeni duvarkağıdım tam istediğim gibi oldu.Duvarkağıdıma yazının devamından ulaşabilirsiniz.

Continue reading

Pehhh

Birkaç gündür sakal denen inat eklentiyi kesmemiştim. Tam bir kaçkın olmuşum :D. Aslında sakal yakışıyor ancak devreye anne faktörü girince mecburen kesmek zorunda kalıyorsunuz. Neyse sakal muhabbetinden sonra yaşantımıza gelelim. Bugünden itibaren bilgisayarım Windows Vista’ya hazır. Yeni bir işlemci (Pentium D 3.0), yeni bir anakart (marka önemli değil baş harfi ASUS), yeni ram (1gb oldu) ile hızıma hız kattım. Sistemde problem yok. Ayrıca 6 kanallı ses kartıyla da musiki dinlemek çok hoş. Daha önce Cem söylemişti de inanmamıştım bilgisayarcıların Linux’dan haberleri olmadığını. Dün bir bilgisayarcıda işim vardı. Gittim, girdim içeriye böyle bir babacan çıktı ve isteğimi sordu. Söyledim ve koyu bir muhabbet başladı. Ben içinde “Linux” geçen bir cümle kurdum yanlış hatırlamıyorsam. Bilgisayarcı “o ne”, “haa şu Windows’un yeni çıkacak sürümü değil mi” demez mi? işte o anda yıkıldım, mahvoldum :D. Hayır Windows kadar popüler değil tamam da hiç mi adını duymadın :D. Bir de Alanya’da enteresan kişilikler mevcuttur, karşına oturt ve gül tarzı… Dün böyle bir kişican ile tanıştım. Moralim bozuk, çökük bir vaziyetteyken adam oturdu karşıma başladı konuşmaya. Sonra ise arka arkaya espriler falan filan… Gülmekten altıma kaçırıyordum az kalsın :D. Bir de böyle kişiliklerin yanında birşey yenmez içilmez. Tam yutkunacağınızda söyleyiveriyor bir laf mahvoluyorsunuz. Çay içiyorsanız filan benimki gibi burnunuzdan çay çıkabilir :D. Bugün hava yağmurlu olacak galiba. Kimsede de para yok zaten. Gerçi para yok ama hala bazıları X5’lere biniyor. Allah sonumuzu hayır etsin :D.(Laf aramızda X5’in bir deposu şu an 290 civarı birşeye doluyormuş, paraya bak biz site yapınca alamıyoruz o kadar parayı :D). Şimdi duş, traş ve kahvaltı zamanı. Yarın görüşmek üzere kendinize koç gibi bakın koç !!!

Ajax Bekleyişlerinize Renk Katın

Bloglarımızda ya da sitelerimizde AJAX teknolojisini bolca kullanmaya başladık son zamanlarda. Yorumların eklenmesinde, sayfaların açılmasında ve daha aklıma gelmeyen birçok yerde… Ve kullanırken de bir yorum yazdıktan sonra “Yolla” butonuna bastığınız anda yuvarlak yanan dönen birşey çıkıyor bekleme ekranında. Genelde gri renkte papatya yapraklarını andıran bir daire gözümüze çarpıyor. Dün ben de internette dolaşırken rastgele bir siteye girdim ve baktım ki site bekleme ekranında çıkan o yanar döner zımbırtının rengini şeklini değiştirmeye yarıyor.

Continue reading

Soğuk Günler Serisi-3

Bugün yeni soğuk bir havanın içine giriyormuşuz. Hissediliyor zaten çünkü donuyorum :D. Akşam da hasta halimizle maça gittik :). Ama iyileştim galiba. Burnum akmıyor, uykum gelmiyor. Soğuk bir havada yapılan maçımızda çıkan tartışmadan dolayı erken bırakmak zorunda kaldık. Eve gelince de kuru fasulye ve pilav ekstradan yanında soğan da olunca güzel bir yemek keyfi yaptım. Ancak sonra yerimde duramaz oldum. Gecenin ilerleyen saatlerinde Cem ile birazcık muhabbet ettikten sonra kafamı yastığın altına koyup uyumayı tercih ettim. Zaten ben kafamı yastığın üstünde hiç görmedim yakın zamandır. Uyuyamıyorum o şekilde. Kendime enteresan kişilik diye hitap ettiğimi şimdi anlıyorsunuzdur. Bir de Gülay’ın yeni albümünü dinledim sabah sabah. Çok şahane bir olmuş. Gözümsün, bacımsın Gülay. Her zamanki gibi o buğulu ve mükemmel sesi ile ve yorumu ile insanı kendinden geçiriyor. Bu sabah da benden bu kadar. Görüşmek ümidiyle kendinizi cici davranın.

Sana Değer Veriyorum

Öncelikle bu yazıma resmi gönderen Nesiye’ye çok teşekkür ederim. O’nun sayesinde değer listemi yeniledim. insan kime değer vereceğini kime vermeyeceğini zaman zaman seçemiyor. Bir de benim gibiyseniz herkese değer verir, sonra da arkanızdan bolca vurulursunuz. Şöyle hiç dönüp baktınız mı acaba kimlere değer veriyorsunuz? Kimlere vermiyorsunuz? Kimlere değer vermeniz gerekiyor? Kimler size değer veriyor? Kimler vermiyor? işte bütün bu sorularıma Nesiye’nin gönderdiği resim ve içindeki yazı ile cevap buldum. Düşündüm uzun uzun ve artık değer vermemem gerekenleri hiç umursamıyorum bile. Bu kadar övdüğüm resim ve yazı işte tam burda.

Yaprak Dökümü

Kurtlar Vadisi bittikten sonra takip ettiğim başka bir dizi daha olmadı.Kurtlar Vadisi dönemin Perşembe günleri erkenden televizyon başına geçer, çekirdeğimi çıtlatmaya başlardım. Yani tam bir fanatiklik vardı. Ancak dizi bittikten sonra bana bağımlılık yapacak başka dizi gelmedi televizyonlara. Ara ara Aliye’ye bakınsam da olmadı. Özellikle şu son dönemde çıkan Beyaz Gelincik, Arka Sokaklar, Hırsız Polis ve buna benzer dizileri hiç ama hiç takip etmedim. ilgimi çekmedi isimleri. Ancak dün akşam annem izlerken göz misafiri olduğum “Yaprak Dökümü” isimli dizi bunlardan farklıydı. Reşat Nuri Günteki’nin romanı vardı aynı isimde ve galiba diziyi romandan esinlenerek, yeni nesile de uyarlayarak izleyicilere sunmuşlar. Oyuncular o kadar yerinde ki anlatamam. Müziği zaten bambaşka bir güzellik… Kalabalık bir ailenin yaşantısını, fertlerin birbiri ile olan dialogları çok gerçekçi. Eğer Salı akşamları vaktiniz olursa “Yaprak Dökümü” ‘ne mutlaka uğrayın.

internetten Haberler ve Kategoride 101. Yazı

Bundan bir süre önce “Benim Dünyam” kategorisinde 100. yazıyı devirmiştim. Bu yazımda da internet üzerindeki güzel servislerin tanıtımını, kullanımını, güvenlik sorunlarını ve buna benzer bilgileri paylaştığım “internet” kategorisinde de 100 yazıyı geride bırakmışım. Nerdeen nereye? ilk yazımı hatırlıyorum da ne kadar acemiydim :D. Yazı eklemeye bile korkuyordum. Neyseki şimdi o halime göre birazcık ilerleme var. Bu kadar gevezelikten sonra haber bültenmize geçebiliriz :D.

Continue reading

Hastayım

iki gündür erken yatıyor, geç kalkıyorum. Ancak bunun bir sebebi var. Mesela grip denen virüsün vücuduma girmiş olma ihtimali olabilir. Tabi ki bu. Grip olmuşum en janjanlısından. Sürekli uyuyor ya da uyukluyorum. Herşey gözüme yatacak yer gibi geliyor. Boğazım çok kötü acıyor. Burnum zaten kaynak suyu gibi şarıl şarıl… Selpak firması ile anlaştım kısa bir süreliğine bana özel fason üretim yapacaklar :D. Tavuklar gibi akşam 9’da yataktayım :(. Çok feci bir durum çünkü bütün işler aksıyor. Şu an tek yapabildiğim internete birkaç dakika ayırıp yazılarımı yazmak. Neyse grip size de bulaşmadan kısa keseyim. Kenidize iyi bakın, evden çıkarken üstünüze mutlaka birşeyler giyin, terliyken su içmeyin…

Yemek Şenliği Yayında

Sitemi sürekli ziyaret ediyorsanız yemeğe düşkünlüğümü mutlaka biliyorsunuzdur. Yemeğe olan aşinalığımı internet ortamında da devam ettiriyorum her fırsatta. Yemek sitelerini gezerek ve zaman zaman hoşuma giden sitelere blogumda yer vererek sizlerle de paylaşıyorum. Yine o yemek sitelerinden birisi ile karşınızdayım. “Yemek Şenliği” istanbul’dan Hülya isimli bir dişicanın yemek deneyimlerini ve tariflerini anlatan bir site.

Continue reading

Google Earth’a Rakip

Microsoft Live yazılımları ile geri kaldığı servisleri bir bir açmaya devam ediyor.Bundan çok uzun süre önce Google, Earth programı ile dünyanın çeşitli yerlerinin uydudan alınmış görüntülerini bilgisayar kullanıclarının kullanımına sunmuştu.Şu anda da dünyanın birçok yri görüntülenebilmekte. Microsoft da eksik kalmayıp bir kaç gün önce Virtual Earth 3D isimli projesini açıklamış ve kullanıcıların hizmetine sunmuş.

Continue reading